Türkiye bu yıl son yılların en büyük kuraklığını yaşarken Van kenti kuraklıktan en çok nasibini alan kentlerin başında geliyor. Son 10 yılda sık sık adından söz ettiren kuraklık felaketi kentin geleceği ile ilgili en büyük tehlikelerden biri olurken kentte aylardır etkili bir yağış yaşanmaması tehlikeyi biraz daha artırıyor. Bu kuraklık verilere de yansırken Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne göre bu yıl Van’da yağışlar geçen yıla göre yüzde 60 ila 80, mevsim normallerine göre ise yine aynı oranda azaldı. Bu iklimsel değişiklik her alanda endişe yaratırken en büyük tahribatı ise tarım ve hayvancılıkta yaratıyor. Tarım ve hayvancılıkla geçinen binlerce çiftçi, yağışsız geçen mevsim nedeniyle bu yıl da hem ekinlerinden hem de ot veriminden umduğunu bulamadı. Konuyla ilgili Şehrivan’a konuşan Tuşba Ziraat Odası Başkanı Hasan Özgökçe, kuraklığın sessiz bir felaket olduğunu belirterek, yüzde 75 hibeyle verilen sertifikalı arpa ve buğday tohumu desteğinin çiftçiler için önem taşıdığını ve bu desteğin verilmesi gerektiğini dile getirdi.
BAŞKAN ÖZGÖKÇE: VAN’DA YAĞIŞLARIN OLMAMASI HEM TOPRAĞI HEM DE ÜRETİCİYİ ETKİLEDİ
Başkan Özgökçe, Van’da son aylarda yağışların olmamasını değerlendirerek, “Aylardır Van’da etkili bir yağışın olmaması, hem toprağı hem de üreticiyi kuruttu. Mevsim normallerinin oldukça altında seyreden yağış miktarı, özellikle bahar aylarında ekinlerin gelişimini olumsuz etkiledi. İlkbaharda da nisan ayı dışında doğru düzgün yağmur düşmedi. Mayıs ve haziran başı tamamen kurak geçti. İlkbaharda beklenen yağışların düşmemesi nedeniyle toprak yeterince beslenemedi. Bu da verim ve kaliteyi ciddi şekilde düşürdü” dedi.
VERİM VE KALİTE DÜŞTÜ, ÇİFTÇİ TOHUM BİLE ÇIKARAMADI
Sahada yapılan incelemelerde özellikle kıraç arazilerde buğday ve arpanın ciddi zarar gördüğünü ifade eden Başkan Özgökçe, “Boyu bir karış kadar kalan buğdaylarda başaklar küçük, içindeki taneler ise hem az hem zayıf. Vanlı çiftçi, bu yılki hasatla ne ürününü satabiliyor ne de tohumluk ayırabiliyor. Önümüzdeki ekim dönemi için çiftçi tohum temini konusunda kara kara düşünüyor” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN ÖZGÖKÇE’DEN ÇAĞRI: SERTİFİKALI ARPA VE BUĞDAY TOHUMU DESTEĞİ TEKRAR VERİLMELİ
Özgökçe, Van Valiliği’nin vizyon projeleri kapsamında 2022-2023 yıllarında yüzde 75 hibeyle verilen sertifikalı arpa ve buğday tohumu desteğinin bu yıl da verilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Van’da geçtiğimiz yıllarda hayata geçirilen yüzde 75 hibeyle verilen sertifikalı arpa ve buğday tohumu desteği bizim çiftçilerimiz için çok önemli. Bu destekler çiftçiye can suyu niteliğinde. Geçen yıl verilen destek sayesinde birçok çiftçi ekim yapabildi. Bu yıl da bu desteklerin mutlaka devam etmesi gerekiyor. Şu an sahada çiftçilerin en çok sorduğu soru bu: ‘Yine destek olacak mı?’ Bizim talebimiz özellikle kuraklığın yoğun yaşandığı bu yıl desteklerin devam etmesidir” dedi.
YAĞIŞLARIN OLMAMASI OT VE YEM FİYATLARINI DA ETKİLEYECEK
Kuraklığın sadece hububat değil, hayvancılık sektörünü de etkilediğini dile getiren Başkan Özgökçe, “Van küçükbaş hayvancılıkta Türkiye’nin başkenti konumunda. Her ne kadar geçmiş yıllara göre tarım ve hayvancılık iyi durumda olmasa da Van hâlâ küçükbaş hayvancılıkta zirvede. Meralarda yeterli otlanma sağlanamayınca çiftçi hayvanını aç gönderip akşam yeniden beslemek zorunda kalıyor. Kuruyan meralar yüzünden kaba yem üretiminde düşüş yaşanacak. Bu da saman ve ot fiyatlarını ciddi şekilde arttıracak” diye konuştu.
SULU TARIM YETERSİZ, KIRAÇ ALAN HÂKİM!
Özgökçe, Van’daki üretimin büyük çoğunluğunun kıraç arazilerde yapıldığını belirterek, “Sulanabilir arazilerin sadece üçte birini şu anda suyla buluşturabiliyoruz. Bazı alanlarda su var ama gölet ya da kanal yok. Saray, Özalp, Başkale gibi ilçelerde hâlâ baraj eksikliği var. Bu tablo değişmezse kırsal üretim daha da zor hale gelecek. Sulu tarım yetersiz. Talebimiz suyun gitmediği yerlere gölet veya kanalların yapılmasıdır” ifadelerini kullandı. Kuraklıkla mücadelede uzun vadeli çözüm önerilerine de değinen Başkan Özgökçe, “Öncelikle Van’da orman varlığımızı artırmamız gerekiyor. Bunun yanı sıra baraj ve sulama altyapılarımızı gözden geçirmeliyiz. Bazı barajlarımız su kaçırıyor. Tarım dışı zamanlarda çalışan hidroelektrik santrallerin tarımsal dönemlerde çalıştırılması, suyun daha verimli kullanılmasına olanak tanır. Ayrıca açık sulama sistemlerinden kapalı sisteme geçilmesi gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
ÇİFTİ DERTLİ, EMEĞİN KARŞILIĞINI ALAMAZ HALE GELDİ
Kuraklığın etkisinin ilçeden ilçeye farklılık gösterdiğini söyleyen Özgökçe, “Muradiye, Çaldıran, Saray, Özalp, Tuşba gibi ilçelerde kuraklık ciddi sorun haline geldi. Buna karşın Erciş, Çatak, Bahçesaray gibi bazı ilçelerde yağışlar daha iyiydi. Eskisi gibi yağmurun yavaş yavaş yağması, toprağa işlemesi gibi durumlar kalmadı. Yağışlar hem düzensiz hem de zamansız hale geldi” dedi. Özgökçe, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin açıkladığı fiyatların da çiftçiyi tatmin etmediğini dile getirerek, “Çiftçi şu anda TMO’ya değil, tüccara satış yapıyor. Çünkü açıklanan taban fiyat maliyeti bile karşılamıyor. Çiftçiler diyor ki: ‘Bana destek vermeyin, ürünümün gerçek değerini verin.’ Özellikle bu yıl gibi doğal afet sayılabilecek dönemlerde kuraklık desteği şart” ifadelerini kullandı.
VAN’DAKİ KURALIK SESSİZ BİR FELAKET!
Yem bitkisi üretiminin de kuraklıktan olumsuz etkilendiğini vurgulayan Özgökçe, “Yaylalarda durum nispeten iyi olsa da meralarda ciddi kuruma var. Ot az olduğu için kış aylarında kaba yem bulmak zorlaşacak. Bu da fiyatların artmasına ve hayvanların kesime gönderilmesine neden olacak. Kesimhaneler bu yıl daha fazla çalışabilir” dedi. Başkan Özgökçe, kuraklığın sadece Van’ın değil, tüm ülkenin sorunu olduğunu hatırlatarak şu çağrıda bulundu: “Kuraklık sessiz bir felakettir. Gözle görünmeyen ama etkisi çok büyük bir krizdir. Van’da da bu sessiz felaketi hissediyoruz. Tarımsal üretimin devamı için acilen ciddi yatırımlar yapılmalı. Özellikle tohum desteği bu yıl da sürmelidir.”
Kaynak: ŞEHRİVAN HABER FATMA NUR POLATCAN-ZENÜN YEŞİL