Uzaktan eğitimin zorluğunu en çok yaşayan illerden birisi de Van

Mart ayından beri Türkiye’de yayılımı devam eden koronavirüs, sağlık alanından sonra en büyük tahribatı ekonomi ve eğitimde yaşattı.

Korona virüs salgını nedeniyle okulların tekrar uzaktan eğitim ile devam edilmesi kararı öğrencileri ve velileri zorlayarak eğitimde fırsat eşitliği tartışmalarını yine gündeme getirdi. Çevrimiçi derslere katılmaları için veliler bütçelerinden kısarak çocuklarına bilgisayar, tablet gibi teknolojik cihaz almaya çalışırken, ailelerin bir kısmı ise henüz çevrimiçi eğitimi bilmiyor. Uzaktan eğitimin her kesim için farklı zorlukların olduğunu söyleyen veliler ve öğretmenler Şehrivan aracılığıyla eğitimde yaşanan sorunları paylaştı.

Pandemi hayatın pek çok noktasında değişikliğe neden olmaya devam ederken eğitim öğretim hayatında da ihtiyaçların değişmesine ve artmasına neden oluyor. Okulların açılmasıyla veliler, çocukların kıyafet, ayakkabı ve kırtasiye masrafları gibi masraflar ortadan kalkmasına rağmen veliler daha büyük masraflar ile karşılaştı. Koronavirüs önlemleri kapsamında yarıyıl tatiline kadar okulların uzaktan eğitime geçtiğinin açıklanmasının ardından tablet ve bilgisayar satışları patlarken, canlı dersleri takip etmek için müthiş bir telaş başladı. Tablet fiyatları 750 ile 1000 TL’den başlarken bilgisayar fiyatları ise 3-4 bin liradan başlıyor. Uzaktan eğitim kararı salgınla mücadele konusunda önem arz etse de ekonomik açıdan velileri zora düşüyor. Öte yandan çalışmayan internet bağlantıları, sıkıntılı altyapılar, açılmayan kameralar, internetin olmadığı yerler gibi zor bir eğitim dönemi geçiren öğrenciler bu durumdan oldukça mutsuz. Uzaktan eğitim kararını değerlendiren öğretmenler, internetin olmadığı köylerde kaldıklarını ve öğrencilerin yeterince derslerle ilgilenemediklerini belirtirken veliler ise pandemi nedeniyle artan geçim sıkıntısına bir de uzaktan eğitim masrafları eklenince, ailelerin yaşadığı zorlukların arttığını ifade ediyor. Bir evde birden fazla öğrenci bulunan evlerde ise bazı öğrenciler canlı ders takip ederken bir kısmı ise derslere bile giremiyor.

EĞİTİM VAR AMA…

Uzaktan eğitimin sağlık açısından önemli bir karar fakat eğitimde verimlilik ve dar gelirli aileler için sıkıntılı bir süreç olduğunu söyleyen velilerden Ali Berk Yılmaz, “Uzaktan eğitim öğrenciler için sorunlu ve sıkıntılı bir süreç diyebilirim. Çünkü verim almadığını kendisi de biliyor, öğretmenleri de biliyor. Ama müfredat gereği öğretmenler de bir şekilde ders anlatmaya çalışıyor ve öğrencilere yapmaları için ödevler veriyor. Bu bölgenin birçok ilinde bulunan köylerde internet altyapısı yok. Evinde bilgisayarı olmayan öğrenciler var. Lütfen sadece müfredat gereği anlatayım ve ödev vereyim kurtulayım, mantığıyla hareket etmemeleri lazım.”

FİYATLAR FIRLADI AİLELER TABLET, BİLGİSAYAR ALAMAZ OLDU

“Öte yandan öğrencilerin bu dönem en çok ihtiyaç duyduğu bilgisayar ve teklonojik cihazların fiyatlarında da büyük oranda artışlar yaşandı. Geçen sene ortalama 4 bin Türk Lirası olan bilgisayar fiyatları bu yıl 6 bin liraya çıktı. Veliler sadece bilgisayar ya da tablet alarak maddi yükten kurtulamıyorlar. Evlerinde internet bağlantısı olmayan da evlerine internet bağlamak zorunda kalıyorlar. Erişebilecekleri asgari internet bağlantısına her ay para ödemek zorunda. Aylık en ucuz sınırsız internet bağlantısı ücreti ise 72 TL ile 120 TL arasında değişiyor. Bunları bilmekte ve fakında olmakta yarar var. Çünkü il olarak baktığınız zaman ekonomi anlamında çok zengin bireylerin yaşadığı bir yer değil.”

EĞİTİMDE SORUNLAR ÇOK!

25 tane öğrencisinin olduğunu ve uzaktan eğitim derslerine sadece 5 tanesinin katıldığını belirten öğretmen M.A.K, “İmkânsızlıklar olduğu için çoğu kişi derslere katılamıyor, ben de dersleri daha verimli hale getirmek için velilerden oluşan bir grup kurdum. Gruptan velileri ödevler ve ders konusunda bilgilendiriyorum. Verim alamdık bende sıkıntının ne olduğunu sorunca bana ‘bazı veliler, evlerinde internet, teknolojik cihazın olmadığını ve almak içinde maddi durumların el vermediğini söylediler. Bazı veliler ise telefonumuzda yeteri derece de internet var ama işe gidiyoruz, evde pek kalamıyoruz diye birçok sıkıntı saydılar.’ Yani gerek maddi imkânsızlık gerekse öğrencilere manevi destek olmayınca uzaktan eğitimin çokta verimli bir ders niteliğinde olduğundan bahsedemeyiz.” Diye belirtti.

ÖĞRETMENLER DE SIKINTILI

İkinci bir uzaktan eğitim sistemin geri geleceğinden biraz emin olduğumuzdan dolayı velileri ve öğrencileri bir nebze de olsa alıştırmaya çalıştıklarını söyleyen okul öğretmeni ayrıca: “Şimdi buradaki insanlarında internetle arası çok iyi olmadığından dolayı verimsiz geçiyor. Tabi niyetimiz burada suçlu aramak değil, nihayetinde imkânlar el verdiğinden ya da coğrafyadan kaynaklı olduğundan dolayı bu insanlar internetten kopuk yaşamaya başladılar. Biz hocaların ise daha büyük sıkıntıları var, daha önce uzaktan eğitim dersleri verdiğimiz zaman 5-6 öğrenci katılabiliyordu. Biz de bu öğrencilerle ders konusunda belli bir yere geldik. Fakat yüz yüze eğitim başlarken sınıfın yarısından fazlası ne işlediğimizi ne yaptığımızı bilmiyor. Mecbur tekrar baştan başlamak zorunda kalıyoruz. Şimdi ise bir şekilde uzaktan eğitim derslerini Ocak ayına kadar yürüteceğim. Daha sonra yüz yüze eğitime geçildiğinde aynı sıkıntıyı tekrar yaşayacağız. Bu şekilde müfredatı yetiştirmek çok zor gibi gözüküyor.”

“SİSTEMSEL HATALAR DÜZELTİLMELİ”

Uzaktan eğitim kararını desteklediğini fakat sistemsel hataların gözden geçirilmesi gerektiğini dile getiren Uçar Bedir adlı bir öğrenci ise, “Uzaktan eğitim, içinde bulunduğumuz şu hastalık döneminde desteklediğim bir durumdur. Âmâ içi boş bırakılmış ve de öğrencilerin mağdur edileceği bir durum olmamalıdır. Geçen sene sistemsel hatalardan kaynaklı zorluklar yaşadık, bu sene de geçen seneden farksız bir durum olmadı uzaktan eğitimde sorunlar devam ediyor. İnternetin kesilmesi bile sınavın iptal olmasına sebep oluyor. Uzaktan eğitimi yanlış anlayan hocalarda var. Misal öğrenciyi derslerden soğutmak için elinden geleni yapıyorlar. Birlik ve beraberliğe ihtiyacımızın olduğu bu günlerde destek olan hocalarımıza teşekkür edip diğer hocalarımızı da anlayışa davet ediyorum. Bir bölüm yılda on mezun veremiyorsa büyük bir kayıptır. Konuşmama hocamız bir hocamın sözleriyle son vermek istiyorum; Bugün siz öğrencilerin mutlu bir birey olarak yetişmenize her şeyden çok önem veriyorum. Eğer siz mutlu olursanız sizin yetiştireceğiniz çocuklar mutlu ve sağlıklı olur. Bir neslin geleceği size bağlı.” İfadelerinde bulundu.

CAM KENARINDA “İNTERNET ÇEKSİN” MESAİSİ…

Velilerden Serkan Uğur, uzaktan eğitimin öğrencilere hiçbir getirisinin olmadığına değinerek sadece zaman kaybı olduğunu söyledi. Uğur, kardeşinin ortaokula gittiğini aktararak şunları söyledi: “Evet, kardeşimde uzaktan eğitim dersleri ile ödevlerini yapıyor ve derse katılmaya çalışıyor. Ama çoğu zaman kendim şahit oluyorum, ödevlerini yapabilmek için telefonu ya cam kenarına ya da yüksek bir yere bırakıyor. Biz şehir merkezinde yaşamıyoruz, bundan dolayı merkeze uzak yerlerde internet yok, altyapı yok, bunları da geçtim şebekenin az çektiği yerlerde yaşıyoruz. Telefon şebekesinin çekmediği yerde internet altyapısı nasıl olsun. Bu sorunlar oluşunca çocuklar nasıl uzaktan eğitim derslerinden verim alsınlar. Yani toplum olarak da teknolojiyle aramız çok iyi değil ki anne baba çocuğuna bu konuda yardımcı olsunlar. Bir de kışın bu bölgelerde sadece bir oda da soba yakılır ve herkes o sobanın etrafında oturur. Şimdi o ortamda öğrenci olduğunuzu düşünün ve o kalabalıkta, nasıl ders çalışacaksın, nasıl uzaktan eğitim derslerine katılacaksın veya nasıl verim alacaksın? Uzaktan eğitim her kesim her bölge ve her coğrafya için farklı işlenmektedir. Bunun da arkında olmak önemlidir.”

“NORMAL TELEFONLARLA BAĞI GÜÇLÜ TUTMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Son olarak uzaktan eğitim derslerinde yaşanılan sorunları aktaran öğretmen V. Ö., “Öncelikle ben sınırda bir köyde görev yapıyorum orda üç operatöründe şebekesini çekmiyor bir şebeke sorunu var bu işimizi çok zorlaştırıyor. EBA’ya 2 veya 3 öğrenci anca giriş yapabiliyor. Biz de bunu yetersiz görüp bütün öğrencilerimize ulaşabilmek için ‘Whatsapp’ üzerinden derslerimizi vermek istiyoruz. Burada da ayrı bir sorunla karşılaşıyoruz her evde akıllı telefon yok, velilerimiz şehir dışında çalışmaya gidiyor ve evlerde akıllı telefon olmayınca dersler kesintiye uğruyor.”

ALİLERİN BİLGİSAYAR ALMA DURUMLARI YOK”

“Zaten ailelerin bilgisayar alma durumları yok. En son ben ne olursa olsun öğrencilere ulaşabilmek okulu dersleri unutturmamak için her evde akıllı telefon olmasa da normal telefon vardır diye her gün velilerimize mesajlar yoluyla öğrencilerimizle bağı güçlü tutmak için ödevler, dersler için rehberlik ediyoruz. Özetle şebeke sorunu, internetin ücretli olması ve ailesinin sosyoekonomik durumu, işimizi zorlaştırıyor biz bu pandemi döneminde okullarımızın hayatımızdaki yerinin büyüklüğünü bir kez daha gördük inşallah eğitim sağlıklı bir şekilde okulda devam edeceği günleri bir an önce görürüz.” Şeklinde konuştu. 

ŞEHRİVAN ÖZEL: ORHAN SAĞLAM-