Verimli tarım arazileri, küçükbaş hayvancılığı, meraları ile ön plana çıkan; Güneşin ve suyun kenti olarak bilinen Van son zamanlarda devletin çiftçilere yönelik desteklerinden mahrum bırakılıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 7 ile Hazine arazisi desteği verirken, destek verilen iller arasında Van’ın olmaması tepki çekmişti.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 14 bin dekar alanda tarımsal üretime elverişli olanların belirlendiğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla, çiftçilere ücretsiz Hazine arazisi tahsisindeki çalışmalarda sona gelindi. Erzincan, Bingöl, Erzurum, Kars, Kayseri, Muş ve Sivas'ta Hazine arazilerinin il müdürlüklerine tahsisi sağlanarak, çiftçiye Hazine'den ücretsiz arazi verilecek. Tespiti yapılan 14 bin dekar Hazine arazisinde tarımsal üretime elverişli olanlar, çiftçilere ücretsiz olarak tahsis edilecek. Ancak bakanlığın çalışması arasına Van'ın dahil edilmemesi büyük tepki çekmişti. Bunun üzerine yapılan girişimler ve konunun gündeme getirilmesi sonrası tohum desteğinin Van’a verileceği müjdesi geldi. Gazetemize konuşan Tuşba Ziraat Odası Başkanı Hasan Özgökçe ile Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Ticaret Borsası eski başkanı Feridun Irak süreci değerlendirdi. Her iki isim de yaptıkları değerlendirmelerde Van’ın tohum desteğine dahil edildiğini ancak tüm yaşananlara rağmen Van’ın sahipsiz bir şehir olduğu vurgusunu yaptı.
IRAK: VAN HAK ETTİĞİ DESTEĞİ ALAMIYOR
Gazetemize konuşan Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO), Van Ticaret Borsası (Van TB) eski başkanı Feridun Irak şunları söyledi: “Ülkemizde uygulanan teşviklerden, ilimiz hak ettiği desteği hiçbir zaman alamadı. Bunun nedeni ise başta siyasiler olmak üzere ilgili olması gerekenlerin ilgisizliğidir. Bunun son iki örneğini çok yakın tarihte yaşadık. Birincisi Nisan ayının ilk haftasında Ağrı, Bingöl, Erzincan, Erzurum, Kars’ında içinde bulunduğu 21 ilde uygulanan %75 tohum desteğinin dışında kaldık. Yani söz konusu desteğin uygulandığı illerdeki çiftçilerin 25 bin lira ödeyerek aldığı tohuma bizim çiftçimiz 100 bin lira ödemek zorundaydı. Ben bu haksızlığı sosyal medyada dile getirdikten sonra bizim ilgisiz ilgililerin haberi oldu. Daha sonrada ilimizde bu teşviklere dahil edildi. İkincisi ise hemen bir hafta sonra çıkarılan Bingöl, Erzurum, Erzincan, Kars, Kayseri, Muş ve Sivas’ın yararlanacağı hazineye ait atıl durumdaki hazine arazilerinin çiftçilere bedelsiz verilmesiyle ilgili çıkarılan teşvikten İlimiz çiftçilerinin yararlanamadığını gördük. Bunu da ben sosyal medya da dile getirdikten sonra bizim ilgisiz ilgililerin haberleri oldu. Amma velakin henüz değişen bir şey yok.”
TARIM İL MÜDÜRLÜĞÜ NE YAPTI?
7 ile sağlanacak olan destek ve süreçle ilgili gazetemize konuşan Tuşba Ziraat Odası Başkanı Hasan Özgökçe şunları söyledi: “Türkiye genelinde Cumhurbaşkanın emriyle 7 ilde atıl durumda olan tarım arazileri çiftçilere işlemeleri amacıyla bedava verildi. Bu iller Erzurum, Erzincan, Ardahan, Kars, Bingöl, Muş bu illerde tarım arazileri çiftçilere verildi. Van bu iller arasında yer almıyordu, biz raporlar halinde bakanlığa sunduk. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Pakdemirli ile telekonferans yöntemiyle yaptığımız toplantılarda bu konuyu kendilerine aktardık. Tarım Bakanı’nın bize aktardığı bilgi şuydu: Biz bu bilgileri kendi kafamıza göre yazmadık. Biz bu illere destek verirken il ve ilçe tarım il müdürlüklerimize danıştık. Van’da bu anlamda 17 bin dekar vardır. Diğer illerde bu rakam daha yüksekti biz de diğer illere bu desteği verdik. Yani arazi boşluğu olan illerin çiftçilerine biz bu desteği verdik.”
VAN’A TMO MÜJDESİ
Tohum desteğiyle ilgili de konuşan Özgökçe, “Bundan sonra 21 ile yüzde 75 hibeli tohum desteği çıktı. Bu destek de yine Van yoktu. Biz bakanlığa, Türkiye Ziraat Odaları Birliğine, valiliğe, ilgili kurumlara rapor sunduğumuz zaman yine hiçbir sonuç alamadık. Yaptığımız gözlemler neticesinde Türkiye Ankara’dan yönetiliyor. Ankara’da hangi şehrin lobisi, siyasetçisi varsa o iller projelerini geçirebiliyor. İşlerini yürütebiliyor. Biz bu sonuca vardık. Bu anlamda, tarım ve hayvancılık işlerimizi yürütebileceğimiz Ankara’da maalesef bürokratımız yok, bir tek bürokratımız var.Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdür Yardımcısı Ümit Orhan Bey. Biz mevcut sorunlar ilgili Van’da İl Koordinasyon Kurulu toplantısı yaptık, bu sorunları Ankara’ya taşıdık. Ankara’daki hemşerimiz Ümit Orhan’ın yanına gittik. Ümit Bey her gün 15 gün açık olan ofisin faaliyet süresini iki aya çıkarabileceğini söyledi. Yalnız o zaman Ümit Bey bize söz vermişti. Bu ofisin yılın 12 ay açık kalması için elimden geleni yapacağım demişti. Biz de 2017 yılından beri 3 tarım bakanına Van İl Koordinasyon Kurulu olarak raporlar hazırladık. Van’ın Ahlat’a Muş’a bağlı olmaması gerektiğini, bu illerle Van’ın nüfus sayılarını, hayvan sayılarını, bir takım verileri raporlar halinde bakanlığa gönderdik. Ankara’da yeterli gücümüz olmadığı için elimiz havada kaldı, işin gerçeği de bu. Bu olumlu gelişmenin olmasında bu temelin altını dolduran Ziraat Odalarıdır. Ama sonradan Tarım ve Orman Bakanın bir toplantıda, Vanlılar gözünüz aydın denemesiyle insanlar sahiplendi.” Dedi.
TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ NEDEN ÖNEMLİ?
Özgökçe konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tabi bu sorun değil kimin yaptığının önemi yok. Önemli olan şehrimize bu tür hizmetlerin gelmesidir. Toprak Mahsulleri Ofisi neden önemliydi. Çünkü Toprak Mahsulleri Ofisi fiyat dengesini sağlıyor. Biz ofisin alım ve satım yapmasını da istiyorduk. Bölgemiz hayvancılık bölgesi olduğu için kış aylarında kışın besi hayvancılığı çoktur. İnsanlarımız arpasınıDiyarbakır’dan, Ergani’den, Batman’dan, Iğdır’dan getiriyorlardı. Özellikle başka bir ilden ürün getirdiğiniz zaman nakliye giderleri çok büyük bir yük oluyor. Tabi bu pandemi döneminde dünyanın genelinde Tarım ve Hayvancılığa yatırım yapıldı. Türkiye’ye baktığımızda ilk açıklanan ekonomik pakette bizim sektörümüz yer almadı. Bu toplantıya tarım ve hayvancılık sektöründen kimse katılmadı ve bu sektörle ilgili hiçbir iyileştirme yoktu. Daha sonra gelen tepkiler üzerine bankalar üzerinden çeşitli şeyler yapılmaya çalışıldı. Yani çiftçiye hiçbir şey yapılmadı.
“VEKİLLERİMİZİN ORADA BİR ETKİNLİĞİ YOKTUR”
Tarımın Türkiye için önemli bir sektör olduğunu söyleyen Özgökçe, “Turizm nasıl ülkemiz için bacasız fabrika ise tarım da çatısız fabrikadır. Çünkü çiftiler bütün doğal afetlere karşı savunmasızdır. Çiftçiler bu afetler karşısında açık hedef halindedir. Geçen yıl ilimizde kuraklık vardı Meteoroloji 14. Bölge Müdürlüğü’nden rapor aldık. Nisan, Mayıs ve Haziran ayında şiddetli kuraklık olmasına rağmen ki ekinler o dönem başak açma döneminde suya en fazla ihtiyaç duyduğu aylardı. Şiddetli kuraklığa rağmen bakanlığa, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne rapor gönderdik. Çünkü Türkiye Ziraat Odaları Birliği kurul ve toplantıların doğal üyesidir. Buna rağmen milletvekillerimize ulaşmaya çalıştık, ulaşamadık. Hatta ismini vermek istemediğim bir vekilimiz ben 3 aydır tarım bakanından randevu alamıyorum dedi. Demek ki bizim vekillerimizin bile orada bir etkinliği yoktur.” Şeklinde konuştu.
AMAÇ, ATIL ARAZİLERİ ÜRETİME KAZANDIRMAK
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli daha önce yaptığı açıklamada hazine arazileri ile ilgili, "Amacımız ekilmeyen, atıl durumdaki boş arazileri üretime kazandırmak. Ülkemizde 23.1 milyon hektar işlenen tarım alanı varlığı bulunuyor. Bu üretim alanında 83 milyon vatandaşımızın gıda ihtiyacı karşılanıyor ve üstüne de 18 milyar dolara ulaşan ihracat gerçekleştiriyoruz." İfadelerini kullanmıştı.
TÜRKİYE, TARIMSAL HASILADA AVRUPA'DA LİDER
Türkiye 48 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa'nın lider ülke konumunda bulunduğunu belirten Bakan Pakdemirli şöyle konuşmuştu: "Özellikle atıl olan mülk, Hazine ve vakıf arazilerinin parsel bazında tespiti için mayıs ayında bir çalışma başlattık. Öncelikle bir envanter çıkaracağız. İlk aşamada Erzincan, Bingöl, Erzurum, Kars, Kayseri, Muş ve Sivas'ta, Hazine arazilerinin il müdürlüklerimize tahsisini sağladık."
ARAZİLER BEDELSİZ OLARAK VERİLECEK
Pakdemirli, bu kapsamda 14 bin dekar Hazine arazisinde tarımsal üretime elverişli olanların tespitini yaptıklarını belirterek, "Bu arazileri bedelsiz olarak çiftçilerimize tahsis edeceğiz. Çiftçilerimizin başvuruları 1 Haziran'a kadar alındı. Şimdi talepler değerlendirildikten sonra hak kazananlara çiftçilerimize tahsisleri yapılacak." diye belirtmişti.
YENİ DOĞU GAZETESİ: AYCAN DOĞMAZ – ÖZKAN ALTUNKAYNAK- ÖZEL