İlçeye bağlı Bayramlı Mahallesi’nde yapılan bağ bozumunda üreticiler pazar sıkıntısı çektiklerini belirttiler. Üzüm üreticisi Ali Baş, endemik üzümün 3 bin yıllık bir geçmişinin olduğunu, dedelerinden kendilerine kalan bu mirası gözleri gibi koruduklarını, ancak üretim sonrası pazar sıkıntısı çektiklerini söyledi. Üzümün Ermeniler tarafından Fransa’ya götürüldüğünü ve burada dünyanın en ünlü şarabının da bu üzümden yapıldığını belirten Baş, “Yetkilerden bizlere destek olmalarını talep ediyoruz’’ dedi.
Urartu Kralı Menua tarafından ilçenin birçok yerinde yetiştirilen Erciş üzümünün tarihi de uzun yıllara dayanıyor. Karataşlar mevkisinde bulunan taşlar üzerine 3 bin yıl önce çivi yazısıyla yazılan kitabede, Kral Menua'nın üzüm bağlarını talan edenlere beddua ettiği çivi yazılarında da mevcut. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde bulunan belgelerde ise,"Menua İşpinioğlu Tanrı Haldi için bu asma üzüm bağlarını diktirdi. Her kim ki, bu asmalara zarar verse Tanrı Haldi, Tanrı Teşuuba, Tanrı Şivini ve bütün tanrılar onu güneş altına kavursun" şeklinde ibare bulunuyor.
Urartu uygarlığı, taş işlemeciliğinin yanı sıra yaptıkları ünlü şaraplarıyla da tanınıyor. M.Ö. 600-900 yılları arasında yaşayan ve Erciş'te 3 adet ihtişamlı şehir kurdukları belirtilen Urartular, o dönemlerde tarihi Zernaki Tepe mevkisinden Haydarbey Mahallesi’ne kadar olan alanların tamamını üzüm bağı olarak kullandıkları yapılan araştırmalarla üzüm kökü fosilleriyle da ortaya çıkmıştı.
Bu arada, dünyanın en ünlü şarabının yapıldığı Fransa'nın Lyon ve Nis şehirlerinde bulunan üzüm bağlarının da, Ermeniler döneminde Erciş'ten götürülen ve buralarda yetiştirilen üzüm köklerinden elde edildiği yapılan araştırma ve incelemelerle ortaya çıkmıştı.
