Kentin modern bir görünüme ulaşması için çalıştıklarını dile getiren Özgökçe, “Bu kenttin caddelerinde artık cızbızcı, semaverci ve seyyar satıcılara izin vermeyeceğiz” dedi.
Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Bedia Özgökçe Ertan, Büyükşehir Belediyesi ve İpekyolu Belediyesi zabıtasına yapılan saldırılar ve seyyar satıcı problemlerinin çözümü için zabıtalarla bir araya geldi. Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonu'nda Eşbaşkan Özgökçe başkanlığında yapılan toplantıya Genel Sekreter Engin Akın, Zabıta Dairesi Başkanı Zeynep Karakoyun ve zabıtalar katıldı.
Toplantıda konuşan Eşbaşkan Özgökçe, zabıta ekiplerinin çok zor ve riskli bir alanda çalıştığını belirterek, işlerinin halkın sağlığını korumak ve yaşantısını kolaylaştırmak olduğunu söyledi. Zabıtanın alanda belediyenin görünen yüzü olduğunu dile getiren Özgökçe, “Sizin her davranışınız, her tavrınız hem sizlere hem de belediye yönetimine mal oluyor. Halkın çok ciddi beklentileri var. Çok önemli görevleriniz var. Gerçekten riskli alanlarda çalışıyorsunuz. Bunları biliyoruz. Halkla karşı karşıya gelmek, kutuplaşmak asla istediğimiz şeyler değil. Önemli olan hoşgörü çerçevesinde görevimizi yaparak halkı rahatlatmak. Çarşı dediğimiz bölgenin dar bir alana sıkışması nedeniyle bazı sorunlar yaşıyoruz. Ticaretin ve insan yoğunluğunun en fazla olduğu bu alanlarda bizler yaşanan tüm sorunları minimuma indirmekle görevliyiz. Biz halkın sağlığını korumak ve yaşantısını kolaylaştırmak için çalışırken aynı zamanda esnafımızı da koruyacağız. Bunları yaparken aynı zamanda kendimizi de koruyacağız. Bunları yapabilmek meşakkatlidir ve fedakârca çalışmayı gerektirir. Görevimiz çok zor. Bunu iyi anlıyoruz” dedi.
.jpg)
‘TEK DERDİMİZ MODERN BİR KENT YARATMAK'
Bu kentte yaşayan herkese, fikri, düşüncesi ne olursa olsun, kim olursa olsun, ayrım gözetmeksizin hizmet üretmek için göreve geldiklerini belirten Özgökçe “Aldığımız duyumlar ve yaptığımız tespitlere göre ne yazık ki bazı personelimizin seyyar esnafı kışkırttığını ve bizlerin sanki tamamen izin vermişiz gibi, kenti geriye götürecek ve zarar verecek bir yönlendirme içinde olduğumuzu söylediğini öğrendik. Bunu çok net söylüyorum. Bizi beğenmeyebilirsiniz. Görüşlerimizi de beğenmeyebilirsiniz. Ben biz siz ayrımı yapmayacağım ki asla böyle bir şey yok. Bizler halkın iradesi ile buradayız. Ayrıca bu kentte ikamet eden insanlarız, buralıyız. Bu kentte yaşayan herkes, fikri - düşüncesi ne olursa olsun. Kim olursa olsun, ayrım gözetmeksizin hizmet üretmek bizim en temel görevimiz. Ben asla böyle bir ayrımcılık yapmadığımı, yapmayacağımı da defalarca söyledim ve tekrar belirtmek istiyorum; Bu kadar zamandır artık bir birimizi tanıyabilmiş olduğumuzu düşünüyorum. Asla ayrım yok ama, hissediyoruz ki yönetimimizi başarısız kılmak için belli kesimlerin çok ciddi kışkırtmaları ve çabaları var. Özellikle yönetimimize ve halkımıza zarar verecek davranışlara yol açanlara asla müsamaha göstermeyeceğimizi çok net söylüyorum. Biz bunu kabul etmeyiz. Ayrımsız, herkese eşit, halkın menfaatlerini önceleyen, bunu gözeten ve Van’ın geleceği düşünen kişilerle çalışmaya devam edeceğiz. Kentimizin asla Pakistan, Hindistan gibi bir görüntüye bürünmesini kabul etmeyeceğimizi ve temel derdimizin modern bir kent yaratmak olduğunu da tekrardan hatırlatayım.
‘SEYYAR KONUSUNDAKİ TAVRIMIZ NET’
Bizler üç aylık süre içiresinde özellikle de Ramazan ayında ve bayramda yaşadığımız sorunları yaşamak istemiyoruz. Seyyarların yerel esnafa verdiği zararların ve ne kadar kötüye kullandıklarının, aslında pek de iyi niyetli olmayan yapıların olduğunu da iyi biliyoruz. O yüzden tavrımız net olmalı. Biz görevimizi yapacağız. Seyyara özellikle de cızbızcı, semavercilere izin vermeyeceğiz. Bu kentin böyle bir görüntüye ihtiyacı yok. Biz herkesin kentin içinde rahatça hareket etmesini sağlayan ve hayatını kolaylaştıran bir anlayışla hizmet edeceğiz. Biz görevimizi yaptığımız ölçüde Eşbaşkanlar olarak yanınızda olduğumuz söylemek istiyorum. Her şekilde sizi koruyacağımızı da belirtmek istiyorum. Bu kentte artık seyyar meselesini çözmeliyiz” diye konuştu.
‘ZABITA ESNAF VE VATANDAŞA KARŞI NAZİK OLMALI'
Vatandaşa karşı zabıtanın, zabıtanın da vatandaşa karşı nazik bir üslup sergilemesi gerektiğini söyleyen Özgökçe, “Bize gelen şikâyetler, özellikle vatandaşa yönelik üslup ve yaklaşım sorunu olduğunu gösteriyor. Biz bunları araştırıyoruz. Sizleri dinliyoruz. Ama halkımıza kim olursa olsun, en nazik şekilde, onun hayatını kolaylaştıracak biçimde davranması gerektiğini herhalde hepiniz kabul ediyorsunuz” ifadesinde bulundu.
Kaldırım işgali konusuna da değinen Özgökçe, tüm belediyeler ile koordineli bir şekilde çalışması gerektiğini söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burası ipekyolu şurası Tuşba bunlar bizim çalışma alanlarımıza girmiyor diyerek görevden kaçmamamız gerekiyor. Önemli olan o anda acil olan sorunları genel görevimiz kapsamında çözebilmektir. Bu yardımlaşmadır ve koordinasyondur. Biz asla orası bu parti şurası bu parti diyerek ayrım yapmıyoruz. Bu yönde hal ve hareketlere girilmemesini özellikle rica ediyorum. Şunu da hatırlatayım, işe gelmemezlik, işi savsaklama, yönetim ne olursa olsun beni korur diyen anlayışa kesinlikle karşıyım. Bu durumu tespit ettiğim anda soruşturmasını başlatırım. Bu konuda asla müsamaham yoktur. Özellikle de 'Ben HDP’liyim yönetim de benim anlayışımdadır. Bu nedenle gelmiyorum' diyen, bu rahatlık içerisinde olan kim varsa disiplin soruşturması ve diğer soruşturmaları işleteceğimden haberi olsun. Herkesin başta birbirine daha sonra da yönetime ve kente yardımcı olması gerekiyor. Bu kent sizden hizmet bekliyor. Benim bilmediğim sorunlarda olabilir. Bana henüz yansımamış sorunlarda olabilir. Benim telefonum 24 saat açık. Bu telefonu rahatlıkla arayabileceğinizi söylemiştim tekrar ediyorum doğrudan bana ulaşabilirsiniz. "
Konuşmanın ardından toplantıda söz alan zabıtalar şikâyet ve önerilerini dile getirdi.
