Dünyanın ve Türkiye’de yaşayan gençler ile ailelerinin korkulu rüyası olan madde bağımlılığı Van’da da her geçen gün artıyor. Artan sayıya karşın atılan adımlar ve yapılan çalışmalar yetersiz kalınca dernek, STK’lar projeler geliştirmeye başladı. Yapılan proje ile çalışmalar gençler bağımlılıktan kurtarılmaya çalışılıyor.
Tüm dünyanın başına büyük belalar açan ve gençlerin ölümüne neden olan uyuşturucunun önüne bir türlü geçilmiyor. Özellikle yurt dışından Türkiye’ye sokulan uyuşturucu maddelerin artan çeşitleri ve yüksek etkisi gençlerin ölümüne neden olmakla birlikte onların ciddi şekilde kendilerine, başkasına zarar vermesine neden oluyor. Ülke genelinde kurulan birçok kuruluş, dernek, Sivil Toplum Kuruluşları madde kullanımının önüne geçilmesi ve kullanan kişilerin bırakması için büyük mücadeleler veriyor. Türkiye genelinde olduğu gibi Van’da da madde kullanım yaşı her geçen gün düşmekle birlikte, kullanan gençlerin sayısı da artmaya devam ediyor.Van’da faaliyet gösteren Hayatın Renklerin Solmasın Derneği, hayata geçirdiği proje ile gençleri madde kullanımından uzaklaştırma ve yeniden hayata kazandırma çalışması yürütüyor. “Hayatın Renkleri Solmasın” projesi başlattıklarını söyleyen Dernek Başkanı Osman Turgut, çalışma alanının genişletilmesi gerektiği vurgusu yaptı.
BİRE BİR GÖRÜŞÜYORLAR
Hayatın Renkleri Solmasın Derneğinin kuruluş amacını gazetemize anlatan Dernek Başkanı Osman Turgut şunları söyledi: “Van ilimizde madde bağımlılığı konusunda farkındalık ve bilinçlendirme amacıyla 05.10.2017 itibariyle hizmete başlamıştır. Temel amacımız madde bağımlılığı konusunda vatandaşlarımızı bilinçlendirip bu konuda ne kadar duyarlı olabileceğimizi ve çocuklarımıza hayır deme, öfke kontrolü gibi becerileri kazandırmayı amaçlayan bir derneğiz. Aynı şekilde derneğimiz madde bağımlılığına bulaşan kişileri tespit edip motivasyonunu artırıp tedaviye yönlendiren bir dernektir. Tedavi aşamasından sonraki aşamalarda da bu hastalara birebir görüşmeler yaparak, bireysel ve grup doğrultusunda, beceri kazandırma, sosyal ortama entegre etme, sosyo-ekonomik gibi desteklere ev sahipliği yapan bir derneğiz.”
TURGUT: AİLELER EĞİTİLMELİ
Bağımlılığın bir hastalık olarak görüldüğünü ifade eden Turgut, bu bakışın yanlış olduğunu söyledi. Turgut, “Çevremizde, yakınımızda böyle bir hastalık olamayacağı düşüncesi içerisine giriyoruz. Oysa bu hastalık çokta uzağımızda değildir. Uyuşturucu kullanmanın ilk basamağı sigaradır. Sigara ile başlayan, alkol ve diğer uyuşturucularla beraber devam eden, bir hastalıktır. Bu hastalık sadece bireysel, kişiyi ilgilendiren bir sorun değil, aslında ailesel bir durumdur. Biz bundan dolayı, bunu ifade ediyoruz. Ailenin her ferdi bu konuda eğitilmelidir. Biz bunu bildiğimiz içinVan ilimizde, bu çalışmalara başlamadan önce, Van’da 35 dernek üyemizi, madde eğitimi semineri verdik. Farklı kurumlardan oluşan arkadaşlardan oluşan bir ekip olarak oluşturduk ki, farklı zaman diliminde bu hasta dediğimiz kişi ve ailesine temas ettiğinde, bunlara etkili bir şekilde faydalı olmak amacıyla, çalışmalar yapıyoruz. Bu hastalığı sadece bireysel olarak algılamayalım. Ailenin her ferdi, değerlendirilip, tedaviden geçmeli.” Diye konuştu.
“VAN’IN BİR TERAPİ MERKEZİ BİLE YOK”
Madde bağımlılığı hastalığının biyolojik, psikolojik, sosyal, ekonomik bir hastalık olduğunu ifade eden Turgut konuşmasını şöyle sürdürdü: “Uyuşturucu hastalığı, hayat boyu devam eden bir hastalık ve kronik bir hastalıktır. Tedavisi mümkündür. Bu anlamda Van ilimizde AMATEM alkol, madde bağımlılığı tedavi merkezinin olması, çocuk ergen, tedavi merkezinin olması bizim için, önemli. Bunun dışında böyle derneklerin olması da Van için aslında büyük önem arz ediyor. Biz dernek olarak bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Fakat bu sorun nasıl bir ailede ki bir ferdi, ilgilendirmiyor ve hepimizi ilgilendiren bir sorunsa, kurumlarımızda ilgilendiren bir sorun. Lütfen bize destek olsunlar. Birlikte çözüm yolları üretelim. Kamu kurumları STK’lar iş birliği çerçevesinde bu halk sağlığı sorununa birlikte çözüm kolları üretilelim. Van ilimizde bir madde bağımlılığı danışma merkezinin olmaması, bir terapi merkezinin olmaması, Van için büyük bir kayıp.”
TURGUT: VAN’DA BÜYÜK RİSK
Turgut, Hayatın Renkleri Solmasın Derneğinin 50 hastaya danışmanlık yaptığını ve 5 bine yakın kişiye farkındalık, bilinçlendirme çalışması yaptığını konuşmasına ekledi. Turgut, “Çalışmalarımızı açık cezaevi, M Tipi cezaevi, L Tipi cezaevi, Kur-an kurslarında, Aile destek Merkezlerinde ve okullarımızda bu çalışmalarımızı sürekli yürütmekteyiz. Bize destek veren kamu kurumları ve STK’lara bu konuda teşekkür ederiz. Bu hastalığı bireysel bir hastalık olmadığı konusunda insanlarımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Tedaviye yönlendiriyoruz, tedavi sonrası, bu hastalarımızın hayatlarının devam edebilmesi için, sosyo-ekonomik destek vermeye çalışıyoruz. Uyuşturucu kullanan insanlarımıza yönelik istatistik çalışmaları yapılmalıdır. İlimizde genç nüfus oranının yüksek olması, uyuşturucu gibi maddelerin geçiş güzergahı üzerinde olması, göç alan bir il olması, işsizlik oranlarının yüksek olması, kafe, kıraathane gibi mekanların aşırı yüksek olması, büyük bit risk oluşturuyor.” İfadelerini kullandı.
VAN’DA MERKEZ NEDEN YOK?
Zararlı alışkanlıklara ilgili müfredatta dersin eklenmesi gerektiğini kaydeden Turgut şunları söyledi: “Küçük yaştan itibaren zararlı alışkanlıklar bilinci verilirse, çocuklarımızın bu zararlı alışkanlıklardan uzak kalmasına büyük bir neden olabilir. Okullarımızda Yeşilay konuları yok, yeşil ay panoları oluşturulmuyor. Yeşil ay kulüpleri yok. Bunlar özellikle üniversite dönemlerinde başlamalı. Bu konuyla alakalı sesimizi çıkarmamız lazım. Aksi takdirde kanayan bir yara var karşımızda. Şu an 6 ilde hizmet veren YEDAM var. YEDAM ayaktan terapi veren merkezlerdir. Bu merkezler bizim açımızdan önemli, önemsiyoruz. Van ilimizde bir rehabilitasyon merkezi gerekli bir çalışma, bir rehabilitasyon merkezimiz olmalıdır. Hem çocuk ergenler için, hem de büyükler açısından, böyle bir merkez acilen Van’ımızda açılmadılar. 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Günü bu kapsamda kamudaki yöneticilerimiz, bu konuda gerekli açıklamaları ve çalışmaları yapabilir.”
“HASTALIK YAYILMAYA DEVAM EDİYOR”
Kamu kurum ve kuruluşların uyuşturucu hastalıklarına karşı gerekli çalışmaları yapmalarına noktasında çağrıda bulunan Turgut, “İşbirliği içerisine, birlikte beraber bunu çözüm yolları üretmek, aksi takdirde, bu hastalık gittikçe yayılıyor. Bu konuda bize oluşmak isteyenler için veya bu hastalıklardan korunmak için telefon numaramız: 0552-283-83-19’dur. 24 saat hizmet veren bir telefon numaramız. Bunun dışında alo 191 hattı sağlık bakanlığına bağlı bir hat bu hatla da uyuşturucu mücadele danışma destek hattı, bu desteği de alabilirler. Hastalarımız eğer AMATEM veya ÇAMATEM’e başvurmak istiyorlarsa, 444-99-65 numaralı telefondan, AMATEM veya ÇAMATEM’e bağlana bilirler, hastalarımız aynı şekilde alo182’den de randevu alabilirler. Van ilimizde sosyal uyum birimde açıldı, sosyal uyumu biriminde 217-81-61 bu gibi telefon Numanlarından destek alabilirler.” Şeklinde konuştu.
YENİ DOĞU GAZETESİ: AYCAN DOĞMAZ - ZEKİ DEMİR
