Geçtiğimiz yıl Mart ayında Van Valiliği, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, VanBüyükşehir Belediyesi ve Van TSO işbirliği ile açılan Turizm Danışma Ofisi bir yılını geride bıraktı.
Geçtiğimiz yıl Mart ayında açılan ve Van’a gelen yerli ve yabancı misafirlerin şehir hakkında bilgi edinebilecekleri, tarihi ve doğal güzellikleri hakkında bir çok dilde tanıtımlar sunan ilk Turizm Danışma Ofisi bu süreçte Van adına önemli bir eksikliği giderdi. Açıldığı günden bu yana birçok turiste hitap eden, 4 dilde hizmet sunan ve Van’ın turizmi ile ilgili gelen misafirler ile direk muhatap olma noktasında adeta Van’ın kimliği olma özelliğini taşıyan Turizm Danışma Ofisi bu süreçte bir nevi Van’ın da dışarıya görünen yüzü oldu. Sadece tanıtım yapmakla kalmayan bir turistin karşılaşabileceği tüm sorunları ilgili kurum ve kuruluşlarla koordinasyon içinde çözüme kavuşturan ofisin 1 yıllık sürecini o ofisin yetkilisi Arda Kardelen, anlattı.
Ofisin fonksiyonu, yaptıkları ile birlikte Van’ın turizmde yol alması için gerekli adımları da anlatan Kardelen, özellikle İran konusunda önemli uyarılarda bulundu. Van’a gelen turistlerin Van ile ilgili her türlü desteği alabilecekleri Turizm Danışma Ofisi’nin bir yıllık çalışma sürece geride kaldı. Son yıllarda İran ile ilgili çalışmaları yapılması, İran Masası kurulması gibi bir çok önemli işin öncülüğünü yapan DAKA’nın kuruluşunu üstlendi Turizm Danışma Ofisi’nin dünü ve bugününü o ofisi yöneten isim anlattı. Ofis Yetkilisi Arda Kardelen turizm bilincinin tüm vatandaşlara aşılanması gerektiğini ve tüm yetkililerin el ele verdiği takdirde iyi bir turizm pazarı oluşacağını ifade etti. Van Halkı olarak turistlerin gözünde oluşturduğumuz genel intibaının da iyi olduğunu ifade eden Kardelen diğer ülkelerin pazarlarına yönelmemiz gerektiğini belirtti.
“BİR MERKEZ STATÜSÜNDEYİZ”
Van’ın tanıtımı noktasında kendilerinin birinci muhatap olduklarını ifade eden Kardelen “Turizm danışma ofisimiz 4 dilde hizmet veren ve ağırlığını İranlıların oluşturduğu ziyaretçilerine yol gösteren bir kurum. Burası yaklaşık olarak günlük olarak 20-25 ailenin gelip bilgi aldığı bir merkez statüsündedir şu an. Bizim burayı bu şekilde görmemizin sebebi İranlıların Van’ı ve Van’ın kimliğini bizimle tanıyor olmalarıdır. Dolayısıyla gelen turistlerin her birinin ülkemiz için önemli bir etken olduğunu zihinlerimize mutlak surette inşa etmemiz gerekiyor.” Diye ekledi.
“ÇEŞİTLİ FONKSİYONLARA SAHİBİZ”
Turistlerin Van’ı tanımaları ve keşfetmeleri adına bir site oluşturduklarını belirten Kardelen “Bizim ön plana çıktığımız en önemli nokta buraya gelen turiste kendi dilinde şehrimizi anlatabiliyor olmamız. Van Kalesi’nin, Akdamar Adası’nın, kilisesinin tarihini de bu inanlara aktarabiliyor oluşumuz bizim fonksiyonlarımızın en önemlilerinden bir tanesi. Bu anlamda burayı zenginleştirmek için. Geçen Nevruz’da sokakta röportaj bile yaptık. Hatta bu yapmış olduğumuz röportajları onların dilinde yapmış olmamıza rağmen yine de farsça bir site oluşturup, buraya uğramasa bile akşam otelinde evinde oturduğu sırada buna ulaşma imkânı sağladık. Bu siteden otellere, restoranlara, tarihi yerlerimize ulaşma fırsatına sahipler. DAKA’nın öncülüğünde hazırlamış olduğumuz bir site en büyük çalışmalarımızdan bir tanesi.” Diye konuştu.
“ALMAN VE FRANSIZ’DA AĞIRLADIK”
Yaşanan bazı istisnalar dışında turistlerin gözünde olumlu bir intibaya sahip olduğumuzu belirten Kardelen “Turistlerin genel anlamda memnun olduklarını burada onlar ile direk yüz yüze gelen insanlar olarak söyleyebiliriz. Bir takım oteller veya taksiler konusunda yaşamış oldukları mağduriyetleri saymaz isek eğer bunun dışında bir sorun yaşadıklarını söyleyemeyiz. Genel intiba olumlu yönde diyebilirim. Ve bu konuyu daha önce de dediğim gibi sadece İran olarak düşünmeyin biz turizm danışma ofisimizde Almanya’dan, Fransa’dan birçok misafiri ağırladık. Kurumlarımızın yetkililerimizin bir araya gelmesi ile çok çok iyi işler başarabileceğimize inanıyorum. Van’da yeni bir Pazar oluşturmak adına tarihi güzelliklerimiz etrafındaki birçok noktaya butik kafeler, restoranlar açılabilir. Bunun da yine bize sağlayacağı olumlu katkılar arasında olacağına inanıyorum.” Şeklinde konuştu.
“İRANLILAR VAN’I BENİMSEDİ”
İranlıların Van’ı benimsediklerini ve ikinci durakları haline gelmiş olduğunu ifade eden Kardelen “Sadece İran olarak düşünmeyelim Irak’ı, Ermenistan’ı, Gürcistan’ı cezbedebilecek kapasiteye sahip olduğumuza inanıyorum. Daha önce bahsettiğim bilinç oluştuğu takdirde 4 bir yandan insanlar burayı benimseyerek ve özümseyerek geleceklerdir. Bunu kısmen de olsa İran adına başarmış olduğumuza inanıyorum. Çünkü İranlılar burayı kendi ülkelerinin ikinci bir durağı olarak görüyorlar. Bu çok güzel bir durum ve halkımızı bunu başarmış durumda ama bu başka ülkeler içinde söz konusu hale gelebilir diye düşünüyorum.” Gibi ifadeler kullandı.
“VANLILAR DA İRAN’A HÂKİM OLMALI”
Vanlıların da İran hakkında yeterli donanıma sahip olması adına çalışmaları olduğunu vurgulayan Kardelen “Bunun dışında yerli olan vatandaşımıza da İran hakkında bilgi sahibi olmaları için bastırmış olduğumuz bir ‘Bölge Bölge İran’ kitabımız var. İranlıların Van hakkında bilgi sahibi olması önemli olduğu kadar Vanlıların da, Türkiye’nin de İran’a hâkim olması bu toplumu tanıması gerekiyor. Bu kitap ticari ilişkilerden sosyal hayata kadar birçok konuda etkileşim yaratmaya zemin hazırlayacak bir kitaptır. Bu tür çalışmalar sanırım iki ülkenin zenginliklerini birbirlerine tanıtarak iyi birer potansiyel iş birliği sağlayacaktır. Bu anlamda yine broşür şeklinde Farsça, İngilizce ve Almanca Van’ı tanıtan el broşürlerimiz var. Bunları da turistlerimiz gelip buradan temin ederek kendilerine adeta bir rehber edinebiliyor.” Diye ekledi.
“TURİZM BİLİNCİNİN OLUŞMASI GEREKİYOR”
Turizm bilincinin tüm Van Halkına aşılanması gerektiğine inanan Kardelen farklı lokasyonlar üretmemiz gerektiğine dikkat çekerek şu sözleri kullandı: “Bakınız turizm sadece turistlerin gelip burada alışveriş yapmasından ibaret değildir. Biz birey olarak halk olarak bu bilince varmalıyız. Turizm sosyal, kültürel, siyasal anlamda ciddi bir gelişmenin adıdır. Eğer bu bilinç oluşmazsa Van insanların lokasyon olarak uğradıkları kısa süreli bir yerin ötesine geçemeyecektir. İranlıların buraya alışveriş için geldikleri de doğrudur fakat bizim buna alternatif olacak lokasyonlar üretmemiz gerekiyor. Onları alışveriş dışında da buraya bağlayan sebepler olmalıdır. Bizim halen o bilinçte olduğumuzu düşünmüyorum. Bir taksicinin günü kurtarmak için fahiş fiyatlar talep etmesi, ya da bir otelcinin aynı şekilde davranması turizm algısının toplum statüsünde bir bilince erişmediğini gösterir. Bunları aşmamız gerekiyor.
“GÜÇLÜ BİR TANITIM LOBİMİZİN OLMASI LAZIM”
Diğer şehirlerde oluşturulduğu gibi bir tanıtım lobisine sahip olmamız gerektiğine dikkat çeken Kardelen “Bölgemizin turistleri n odak noktası haline gelebilecek tarihsel dokuya sahip olduğunu düşünüyorum. Örneğin bir Eskişehir’e baktığımızda bizde olduğu kadar tarihsel dokuya ya da doğal güzelliğe sahip olmadığını görüyoruz. Ama orada gerçekleştirilen lobi ve tanıtım çalışmaları o ili turizmin gözde noktalarından biri konumuna getiriyor. Bizim için aslında düşünülmesi gereken önemli bir husus. Biz denizi ile kedisi ile kalesi ile dağı ile kültürel ve doğal güzellikleri ile bilinen bir iliz. Niçin ilimiz bunların çok daha yaygın bir hale getirilerek turistlere daha cazip olarak sunulduğu bir merkez haline gelmesin. Kalenin, adanın, denizin güzelliği her hali ile turizmi cezbedebilecek bir güzelliğe sahip.” Şeklinde konuştu.
“ÜLKELERİN DİKKATİNİ ÇEKMELİYİZ”
Yapılabilecek faaliyetler ile diğer ülkelerin de dikkatinin çekilmesi gerektiğini belirten Kardelen “Yapabileceğimizi birçok güzel iş ile tüm illerin, ülkelerin dikkatini çekmeyi başarabilirsek eğer, zincirleme gelişen bu halkalar bize büyük getiriler sağlayacaktır. Örneğin buraya gelen bir İranlı Iraklı bir turistin dikkatini çekmeli ve biz o Iraklı turiste “İranlılar niçin Van’a gidiyor?” sorusunu düşündürmeliyiz. Umarım şehrimize daha birçok konuda katkılar sağlayabilir, daha iyi tanıtımlar ile daha iyi noktalara getirebiliriz.” Gibi ifadelerlle sözlerini noktaladı.
ŞEHRİVAN ÖZEL/ÖMER FARUK TOKTAŞ-MENDUH ÇALIŞKAN