Samanyolu yayın grubuna bağlı 9 kanalın ve 4 radyonun hukuksuz bir şekilde karartılmasına Türkiye’nin bütün çevrelerinden tepki almaya devam ediyor. Mazlumder adına Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Devecioğlu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Samanyolu grubuna bağlı kanalların TÜRKSAT’tan çıkarılmasına tepki göstererek alınan bu kararın kuşkulara neden olduğu ifade edildi.
Basın özgürlüğünün, haber, bilgi, düşüncelerin ifade edilebilmesi ve yayılabilmesine tanınan fırsatlar ve imkânlar özgürlüğünü içerdiğini belirten Devecioğlu, günümüzde bu özgürlüklerin kısıtlandığını ve bundan dolayı da birçok sıkıntı meydana geldiğini söyledi.
"TÜRKSAT, SORUMLULUĞUN FARKINDA OLMASI GEREKİR"
Kitle iletişim araçların varlığı, işleyişi, örgütlenmesi, işleyişlerinde uyulması gerekli kurallar bütün toplumu ilgilendirdiğine dikkat çeken Devecioğlu, “Uydu üzerinden yayın yapılması işletmeciliği, insanların ortak ve genel ihtiyacı olan düşüncelerini iletme ve haber alma hürriyeti gibi önemli bir hakkı ilgilendiren bir kamu hizmetidir. Bu kamu hizmetinin gerçekleştirilmesi resmen ve fiilen TÜRKSAT AŞ’nin tekelinde bulunmaktadır. Bu durum, TÜRKSAT AŞ’nin sahip olduğu bu imtiyazı kullanırken sorumluluğuna daha çok müdrik olmasını gerektirmektedir.” dedi.
"KANAL ÇALIŞANLARININ VE BİR GRUBUN HAKLARININ İHLAL EDİLMESİ, KUŞKULARIN DOĞMASINA SEBEP OLMUŞTUR"
Devecioğlu, Avrupa İnsan Hakları ve Anayasa Mahkemelerinin basın, düşünce ve ifade özgürlüğüne tanınan haklara dikkat çekerek şunları söyledi; “Bu denli önemli olan bir hakkın; olayların tarafı olan idarenin bir işlemi ile engellenmesi, bir grubun ve çalışanlarının haklarının ihlal edilerek mağdur edildiğine dair kuşkuların doğmasına sebep olmuştur. Bu kuşkuların giderilebilmesi; bu tür kararların ancak, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, hakkaniyete uygun, açık ve adil bir yargılama sonucu verilmesine bağlıdır. Bir an önce idari işlemin geri alınarak adil bir yargılama sonucu verilecek kararın uygulanmasını talep ederiz.”
