Türkiye'nin bina karnesinin zayıf olduğunu vurgulayan Japonya Yurtdışı İnşaat Şirketleri Derneği Türkiye Şubesi Genel Sekreteri Yoshinori Moriwaki, Türkiye'deki 81 ilin 55'inin birinci derece deprem bölgesinde bulunduğunu belirtti.
Türkiye'nin bina karnesinin zayıf olduğunu vurgulayan Japonya Yurtdışı İnşaat Şirketleri Derneği Türkiye Şubesi Genel Sekreteri Yoshinori Moriwaki, Türkiye'deki 81 ilin 55'inin birinci derece deprem bölgesinde bulunduğunu belirterek “Bu bölgelerdeki 18 milyon yapı stokunun da yüzde 67'si kaçak” dedi.
Balıkesir'in Bandırma ilçesinde Marmara Bölgesinde Deprem ve Tsunami Zararlarının Azaltılması ve Türkiye’de Afet Eğitimi Projesi kapsamında seminer düzenlendi. Bandırma 17 Eylül Üniversitesi'nde düzenlenen seminere Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Doğan Kalafat ve Japonya Yurtdışı İnşaat Şirketleri Derneği Türkiye Şubesi Genel Sekreteri Yoshinori Moriwaki katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan seminerde ilk konuşmayı Japon konuk Moriwaki yaptı. Deprem konusunda Türkiye ve Japonya'yı karşılaştıran Moriwaki, şiddeti 5.5'ten büyük depremlerde ölüm oranında Türkiye'nin dünya üçüncüsü, Japonya'nın ise dünya altıncısı olduğunu vurguladı. Moriwaki, Japonya'nın bir adalar ülkesi olduğunu ve bu nedenle yüksek katlı yapılaşma uygun görüldüğünü belirterek, Türkiye'de daha geniş ve düz zemin bulunduğunu bu nedenle düşük katlı yapılaşmanın rahatlıkla yapılabileceğini ifade etti.
Dünyadaki çeşitli köprü ve bina projelerinde de bulunduğu ifade edilen Moriwaki, 2023 yılında tamamlanacak olan ve Çanakkale'de yapımına başlanacak Çanakkale 1915 Köprüsü ile Türkiye'nin dünyadaki en uzun asma köprüye sahip olacağını belirtti.
Marmara OBS Cihazları ile kontrol altında tutuluyor
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Doğan Kalafat, MARDIM Projesi kapsamında yapılan çalışmalardan bahsetti. Marmara Denizi'nin altına deprem hareketlerini ölçen ve kaydeden OBS adlı cihazlar yerleştirildiğini bu cihazların bazılarının yılda bir bazılarının ise beş yılda bir bakımının yapılarak yeniden denize bırakıldığını söyledi. Beklenen Marmara Depremi hakkında da görüşlerini açıklayan Dr. Kalafat, Marmara'da beklenen depremin 2095 yılına kadar olacağını fakat önemli olan bu depremin tarihinin değil, 1999 Körfez depreminden itibaren alınan dersler ve önlemler olduğunu belirtti. Dr. Kalafat, "Marmara'da fotoğraf bellidir. Ya batı ya da güney kolunda kırılma olacaktır" şeklinde konuştu. (iha)