Van Valisi Murat Zorluoğlu, kentte okullaşma oranının yüzde 60 seviyesinde olduğunu belirterek, “Türkiye ortalaması yüzde 80’nin üzerindedir. Dolayısıyla Van’da bu okullaşmayı mutlaka attırmamız gerekiyor” dedi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Basri Memduhoğlu yöneticiliğinde ve YYÜ Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü desteğiyle "Alternatif Eğitim Uygulamaları ve Alternatif Okullar" çalıştayı düzenlendi.
Çalıştaya; Van Valisi Murat Zorluoğlu, YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, Van Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri, eğitim müfettişleri, okul yöneticileri, öğretmenler, veliler ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile akademisyenler katıldı.
Burada konuşan Van Valisi Murat Zorluoğlu, Van’da göreve başladığı ilk günden itibaren gündeminin öncelikli konusunun eğitim olduğunu söyledi.
Zorluoğlu, “Görev yaptığım süre içerinde böyle de olmaya devam edecektir. YYÜ Eğitim Fakültesinde farklı eğitim modelleri, farklı okullar, dünyada, Avrupa’da ve başka ülkelerde bu alandaki yeniliklerin incelenmesi, bunun bir mesele olarak burada algılanması gerekiyor. Eğitim alanında valilik olarak çok önemli hedeflerimiz var. Hedeflerimizle alakalı olarak milli eğitim camiamızla çok sayıda toplantı yaptık. Van’daki eğitim kalitesini hedefleyen çalışmalardır. Bunlardan bir tanesi de tam gün eğitim meselesidir. Türkiye’de, devletimizin ana hedeflerinden bir tanesi, 2021 yılına kadar bütün ülkede tam gün eğitime geçmektir. İlimizde birçok çocuğumuz ikili eğitim görüyor. Bunu Van’da süratle düzeltmemiz gerekiyor” dedi.
Yapacakları seri yatırımlarla 2020 yılına kadar bütün öğrencilerin tam gün eğitime geçmesini sağlamak olduğunu kaydeden Zorluoğlu, “Eğitimdeki çalışma alanımızı üç adet hedefle belirledik. İkinci hedefimiz de akademik başarının yükseltilmesidir. Van’ın şu anki akademik durumu lise ve ilkokullarda 70’inci sıraların üzerindedir. Bu sıralamanın doğru olup olmadığı ayrı bir tartışma konusudur. Şu anda var olan mevcut değerlendirmeye göre biz YGS ve LYS’de 70’inci sıradayız. TEOG’ta bu başarımız ise her yıl artıyor, ama TEOG’ta kaldırılıyor. Lisede ciddi bir sıralama sorunumuz var. Genç nüfusa sahip bir şehiriz. Öğrencimiz çok ama bu öğrencilerimiz arasında YGS ve LYS başarı olanlarının sayısı çok az” diye konuştu.
“Van’da okullaşmayı mutlaka attırmamız gerekiyor”
Ortak anlayışla akademik başarının zaman içinde artmasını sağlayacak tedbirleri almak gerektiğinin altını çizen Vali Zorluoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Milli eğitim yöneticilerimizi ve öğretmenlerimizle, ilçede kaymakamlarımızla, ilde velilerimiz, okul aile başkanlarıyla, muhtarlarla, sivil toplum kuruluşlarımız ve bunlara mutlaka üniversitemizi de katmamız gerekiyor. Ortak anlayışla akademik başarının zaman içinde artmasını sağlayacak tedbirleri almamız gerekiyor. Gerek valilik olarak, gerek Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı olarak sadece merkezi idarenin sağladığı imkânları değil, aynı zamanda yerel imkânları da dâhil etmek suretiyle başaracağımıza inanıyorum. Anaokul ve liselerde okullaşma oranı Türkiye ortalamasının altında. Bizde okullaşma oranı yüzde 60, Türkiye ortalaması yüzde 80’nin üzerindedir. Dolayısıyla Van’da bu okullaşmayı mutlaka attırmamız gerekiyor.”
“Biz kendi sistemimizi eleştirirken, bazen sistemi kökten siliyoruz"
Temel hedeflerinin farklılıklarla beraber hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin farklı bakış açısıyla yönlendirme noktasında olduklarını söyleyen Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal ise, “Biz kendi sistemimizi eleştirirken, bazen sistemi kökten siliyoruz. Yeni sistemi oturtana kadar da bir zaman geçiyor. Tam sistem oturmuşken onu da siliyoruz, tekrar başa dönüyoruz. Dolayısıyla bu enerji kaybıdır. Bunların üzerinde durmamız lazım. Çocukların ders zilini bekleme gibi bir sorundan kurtulduğu zaman beraberinde başarı geliyor. Temel hedefimiz farklılıklarla beraber hem öğretmenimizin hem çocuklarımızın farklı bakış açısıyla yönlendirme noktasındayız. Bizim sadece öğrenci sayımız birçok ülkenin nüfusundan fazladır. Dolayısıyla bu kadar çok sayıda öğrenci içerisinde çok önemli projeler, ödüllere ve filozof düzeyinde bilim insanlarına sahip olmamız gerekirken, niye değiliz? 4+4+4 eğitim sitemiyle farkına varmadan çok güzel bir sistem kurmuşuz. İlk 4 yılda çocukları sıkmadan, bilgi yüklemeden o çocuklara ahlakı, vatan, millet sevgisini, insan sevgisini, birbirleriyle beraber yaşama sevincini verebilirsek, gelecekte daha etkin bir birey olacaktır. Bunu oturup ciddi ciddi konuşmanın gerektiği kanaatindeyim” şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmalardan sonra çalıştay, eğitimde yeni arayışlar ve alternatif eğitim uygulamalarına yönelik tartışmalar ile devam etti. (iha)