Van TSO Başkanı Necdet Takva, AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay’ın STK’lara yönelik açıklamalarını değerlendirerek, “Sivil Toplum Örgütleri kimseye teşekkür etmek zorunda değil. Senin görevindir. Yaparsın veya yapmazsın böyle bir şey olamaz." dedi.
Van TSO Başkanı Necdet Takva, TSO seçim çalışmaları kapsamında ildeki gazetecilerle bir araya gelerek, açıklamalarda bulundu. Takva, TSO seçimleri, TSO’nun borcu, seçim çalışmaları, Zahir Kandaşoğlu’nun adaylığı, Abdulahat Arvas’ın aday olmayacağına yönelik açıklaması, Van’daki işadamları ve AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay’ın Kurban Bayramında partililerle bayramlaşma sırasında STK’larla ilgili yaptığı konuşmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
“VERİMLİ BİR MECLİS OLUŞTURACAĞIZ”
TSO seçimlerinin 7 ekimde yapılacağını anlatan Takva, seçilmesi halinde verimli, demokratik, katılımcı ve üretken bir meclis oluşturacaklarını belirterek, “Van İşadamları Derneği Başkanı Zeki Özköseoğlu bizimle beraber çalışıyor. TÜMSİAD’ın başkanına teklifte bulunduk, yeni kurulan HAKSİAD Dernek başkanı Cevdet Arvas ile görüştük. Cevdet Arvas, geçen seçimde komitede bizim adayımızdı. Bu dönemde teklif ettik, kendisi enerjisini yeni kurduğu derneğe harcamak istedi. PERDER’den temsiliyet istedik. Eğer bu son gelişmeler olmasaydı başkan Faruk Tasan bey kendisini önerebilirdi. MÜSİAD’ın yönetim kurulu içerisinde bulunan bir iki arkadaşa teklifte bulunduk. Birlikte çalışma arzumuzu ilettik. Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği başkanı, Kırmızı Et Üreticileri Birliğinin Başkanı şuan bizim adaylarımız arasındadır. Kamuoyundaki dinamizm, gelecek dönemde Van Ticaret ve Sanayi Odası Meclisindeki üretkenliği fikirleri, katma değerleri düzeyinde yararlı olabileceğini düşündüğümüz aktörlerdi. Bunu şu STK’nın başkanıdır veya üyesidir diye değil de demokratik, katılımcı, üretken, verimli bir meclis oluşturmayı önceliklerimiz arasında saydık. Kriterimiz asla temsil ettikleri Sivil Toplum Kuruluşuyla olan bağları ya da siyasi partiyle olan bağları değil, asla bu noktada olmadık” ifadelerini kullandı.
“GRUP SAYISINI KEŞKE ARTIRSAYDIK”
Grup sayılarını artırmadıkları için pişmanlık duyduğunu söyleyen Takva, “Keşke bizim grup sayımız 25 olsaydı. Aslında bunu yapabilirdik ama kafamız biraz geçmiş dönemde kaldı. Kendimizi bundan kurtaramadık. Ben Van TSO’da genel sekreterken, 19 grup vardı. İki gruptan 5’er kişilik komite ve 54 meclis üyesi vardı. Bizden önceki dönemde 12 olan grup sayısını 19’a yükselttik. Biz niye 19 diye feveran ederken, bir anda bunu düzelteceğiz diye söz verdik. Temsiliyeti artıracağız, grup sayılarını artıracağız. Sektörlerin kendilerini mecliste etkin temsil etmesini sağlayacağız gibi sözler verdik. Ama otomatik olarak sanki biz 19’a angaje olduk. Bu konuda hayıflanıyorum” şeklinde konuştu.
“ÜÇ BANKA ŞUBESİ VERGİLERİNİ GÜNCELLEMEDİ”
TSO Başkanı Necdet Takva, “Geçtiğimiz gün gazetelerde üyelerimize durumlarını güncellemeleri için duyuru yayınlattık. Mesela üç tane banka şubesi kapalı gibi görünüyor. Bu mümkün değil, bizim oradaki temsilcimiz söz konusu üç bankasının bize oy verdiğini söyledi. Fakat bunların listede olmadıklarını ifade etti. Vergilerini güncellememişler” şeklinde konuştu.
“İŞADAMLARI TSO’YA GELMİYOR”
Van’daki işadamlarının TSO’yu ziyaret etmediğini belirten Takva, “İşadamları bizim en yakın paydaşlarımızdır. İşlerimizin çoğunu onlar yapıyor. Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası ile Van TSO iç içedir. Çünkü hiçbir işadamı TSO’ya gelmez. Muhasebeci veya mükellefi gelir. Ben 4 buçuk yıldır TSO’dayım, Abdurrahman Yörük, Yunus Gökçenay daha odaya gelmemiş, zorunlu hizmetleri almak için genelde işadamı gelmez. Burada neler olup bittiğini bilmezler, muhasebecileri onlara anlatır” diye konuştu.
“VALİLİĞE, BELEDİYEYE GİDENLER ÇEŞİTLİ SORUNLAR YAŞIYOR”
Türkiye’de işadamlarına değer verilmediğini anlatan Takva, “TSO’nun bir üyesi odaya geldiğinde rahat etmelidir. Valiliğe, belediye gidenler çeşitli sorunlar yaşıyor. İşadamlarının bir ideolojilerinin olması gerekir. Bütün siyasal anlayışların dışında kendini savunacağı bir fikrinin olması gerekiyor. Türkiye’de bir türlü oturmuyor. Her türlü vesayet işadamını öteleyen, ötekileştiren, küçümseyen, sürekli vergisiyle yaşamını idame ettirme yönünde onu yolunacak kaz gibi değerlendiren bir akıl var. Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana böyle gidiyor. Tüccarın, esnafın bir kıymeti yok. Onun bunun adamı diyerek, işadamlarını ötekileştiriyorlar. En büyük yatırımcı devlet ya tüccarlar o kaynağa erişmek istiyor. Muhalefet için devletle iş yapan adam kötü adamdır. İktidar tarafından da efendi ol, ekmeğini keserim veya sınırlarım gibi yaklaşımlar var. Sorgulanmak istemiyorlar. Yeri gelir 4. sınıf adamdır, hükümet rencide eder, haddini bil, sen kimsin bir takım yaklaşımlar sergileniyor” ifadelerini kullandı.
“ÖZÜR DİLEMESİ GEREKENLER BELLİDİR”
2011 depreminden sonra sürekli gündeme getirilen ancak sonu hüsranla son bulan vergi terkini konusunda açıklamalarda bulunarak Milletvekili Kayatürk’e eleştiriler yönelten Takva, “Vergi terkini konusunda asla bir özür olmaz. Bizim oradaki duruşumuz haklı bir duruştur. Özür dilemesi gerekenler bellidir. Bakın Mirza Nadiroğlu oda başkanıyken, bir açıklama yaptı. Kendilerini kahraman ilan ederek, vergileri 2 yıl ertelediklerini belirttiler. Bende dedim ki 2 yıl sonra bu bizim başımıza bela olacak. Kocaeli depreminde terkin edilmiş, erteleme, öteleme olmaz, vallahi de billahi de çıkış noktamız bu değil. Biz o dönem daha görevde değilken mevcut yönetimin isteğini talebe dönüştürdük. Adaylığımızı açıkladıktan sonra Van TSO’nun sağlıklı bir yönetsel anlayış sergilemediğini, söylemlerine karşı başka söylemler geliştirdik ve vergi terkini daha o gün gündeme gelmiş bir meseledir. Burhan Kayatürk, o dönemde vergi terkini konusunu sosyal medyadan takip ettiğini söyledi. Ya böyle bir şey olabilir mi? Herkes gider, biz kalırız. Sorunlar konusunda her türlü eleştiriyi yapabilirsiniz ama günü geldiğinde de yan yana durmayı başarabilme ahlakına sahip olalım. Bu her meselede böyle olmalıdır” ifadelerini kullandı.
“ADAY ÇIKMIYORSA, BENCE ÇIKMAMALIDIR”
Van TSO’ya kimsenin aday olmamasının ortadaki başarıdan kaynaklandığını söyleyen Takva, “Eğer bir yerde başarı varsa, salt bireysel duygularımızın tatminine yönelik o başarıyı görmezden gelme alışkanlığımızdan vazgeçmeliyiz. Aday çıkmıyorsa, bence çıkmamalıdır. Birileri bunu dayatmamalılar. Eğer orada başarılı bir yönetim varsa, Van’da bir şeyler yolunda gidiyorsa, sevme ama bırakın o iş yürüsün. İllaki aday çıkacak diye bir şey yok. Bence bu kent bu konuda biraz bütünleşmelidir. Artık herkes bir yerde faydalı bir düşüncede buluşmalıdır. Van TSO’da hepinizin ortak kanaati işlerin ehven işler düzeyinde yürütüldüğü yönündeyse illa ki bir aday çıkmalıdır gibi bir çabanın çok anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Bu kentte ortak zeminde bir araya gelme gibi bir düşüncemiz oluştu. Acaba bunu yapabilir miyiz?” şeklinde konuştu.
“ARVAS’IN KARARINA SAYGI DUYARIM”
Van TSO seçimlerinde aday olmayacağını açıklayan Abdulahat Arvas’ın kararına saygı duyduğunu belirten Takva, “Ticaret ve Sanayi Odasına aday çıkmazsa bunu nasıl okumalıyız? AK Parti, HDP, MHP, CHP, Saadet Partisi’nin Hüda Par’ın memnuniyeti olarak okuyabiliriz veya üyenin memnuniyeti olarak da okuyabiliriz. Ya da bazı adaylar mevcut yönetim kadar başarılı olamayacağını düşündüğü için aday olmuyor gibi okunabilir. Abdulahat Arvas’ın arkadaşlarıyla beraber aldığı karara saygı duyarım. Aday olabilirim demesine de saygı duyarım, eleştirisine de saygı duyarım” dedi.
“İKİ AYDA YAPILACAK İŞ DEĞİL”
Van TSO seçimlerinin çok zor olduğunu belirten Takva, “Odaların çoğu seçimini 1 veya 2 Ekim’de yapıyor. Bunu aday olan arkadaşların iyi okuması gerekiyor. 1 Ekim, 30 Kasım Türkiye’deki seçim tarihidir. Bunu bir eleştiri anlamında söylemek istemiyorum. Abdulahat Arvas bey sağlıklı bir şey yapamayacağı için yetişemeyeceğini ifade etti. Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri iki ayda yapılabilecek bir süreç değil. Kaldı ki 19 grup, 7 asil, 7 yedek hakikaten çok zor bir şeydir. Her gün yüzlerce telefona cevap veriyorum, talepler var, istekler var, küsenler var. 266 tane üyeyi siz o listelere yazacaksınız. Listede yerini beğenmeyenler var. 7 Ekim’de yapılacak seçimlerde en az 19 sandık bırakılacak. Üyelerimizin rahat oy kullanabilmesi için sandık sayısını 21’e artırmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“SON KEZ ADAYIM”
Van’daki tüccarın asla oyunu satmayacağını söyleyen Takva, “Şuan rakibimiz ulaşamadığımız bütün üyelerimizdir. Bakın o temsil etme arzusuyla hareket ettiğiniz listedeki her adam sizden daha kıymetlidir. Zaten son kez adayım” şeklinde konuştu.
“TSO’NUN 800 BİN LİRA BORCU VAR”
Van TSO’nun borcunun 800 bin lira olduğunu belirten Takva, “Van TSO’yu devraldığımızda 1 milyon 500 bin TL borç vardı. Şuan ki borcumuz 800 bindir. Ben seçim çalışmalarımdan dolayı kaç gündür odaya gitmemişim, seçim giderlerimizin hepsini yönetim olarak ortak karşılıyoruz. Genelde gün içerisinde makam aracımı kullanmıyorum. Kendi şahsi aracımı kullanıyorum. Zaten seçim büromuzu açmıştık. Ahlaki bir zemin oluşturduk, diğer adaylarında bizden sonra bunu sürdürmeleri gerekmektedir. Bizden önce bir grubun bir ofis oluşturarak, seçim çalışmaları yaptığını hiç duymadım. Varsa da ben bilmiyorum. Bu bir gelenek olsun. Demokratik temellerde herkes çalışmalarını yürütsün” dedi.
“SPOR KÖY PROJESİ ÖN ELEMEDEN GEÇTİ”
Spor köy projesiyle birinci ligdeki takımların Van’da kamp yapabileceğini söyleyen Takva, “Ben geçmişte 8 yıl otel işletmeciliği yaptım. O dönemde Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’ı misafir etmiş biriyim. O yüzden antrenmanlara da geliyordular. O süreçte Van’ın iklim özellikleri, coğrafyası, rakımı falan birinci lig takımları için uygun bir yerdir. Şuan Van sosyal dokusu, alt yapı, eğlence imkân ve olanaklarıyla o seviyeye geldi. Birinci ligden 10 takım burada kampa girebilir mi? Bence girebilir. Çünkü takımlar Antalya’ya gidiyor, 45 derece sıcak var. Van serin, 30 dereceyi geçmiyor. İran, Azerbaycan, Ermenistan, Irak gibi ülkelerden de gelebilirler. Bunu sürekli konuşuyorduk, hayata geçirmek için spor köy projesini oluşturduk. Projemiz şuan bakanlıkta, giden vali de sıcak baktı. Ön elemeden geçti. Sürdürülebilir kılınması önemlidir. Bakanlıktan geçtikten sonra işi ehline teslim edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“ZAHİR BEYİN YERİNDE OLSAM ADAY OLMAM”
Zahir Kandaşoğlu’nun yerinde olsam aday olmayacağını belirten Takva, “Zahir bey odada en uzun süre başkanlık yapmış, Van’da istihdamı, yatırımı olan saygı bir işadamıdır. Bizim Zahir beye karşı herhangi bir karşı duruşumuz, beyanımız olmamıştır. Hayatında başarılar diliyorum. Alacağı karara da saygı duyacağımızı ifade etmek istiyorum. Ben Zahir beyin yerinde olsam aday olmam” ifadelerini kullandı.
“KAHVALTICILAR REZALETE SON VERMELİ”
Kahvaltıcılar sokağındaki müşterilerin çağrılmasıyla ilgili görüntüye son verilmesi gerektiğini söyleyen Takva, “Kahvaltıcılarda Edremit’teki sütçü, Sütçü Kenan ve Bak Hele Bak Yusuf Konak odamıza üyedir. Sütçü Kenan daha yeni odamıza üye oldu. Kendisi zaten bu seçimlerde oy kullanamayacak. KHK’nın verdiği karara takıldı. Kahvaltıcılar için tedarikçi listesi yok. Kim adaylığını açıklayacaksa Yusuf Konak’ın oraya geliyor. Bu sadece bizim için değil siyasetçiler içinde geçerlidir. Geçenlerde bir arkadaşla Sütçü Kenan’ın oraya kahvaltı yapmaya gittim. Ya inanın oradaki manzara rezalet, hiç hoş bir şey değil. Ben oraya gidince çok rahatsız oluyorum. Sütçü Fevzi’ye ayıp olmasın diye diğer günde oraya gittim. Manzara aynıydı. Kahvaltıcıların önce kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor. Kahvaltıcıların önce kendisine bir özeleştiri yapsın. Ben gazetecilerden rica ediyorum. Yazın gündeme taşıyın. Van’a yakışmayan görüntüler sergiliyorlar” dedi.
“TEŞEKKÜR ETMEK ZORUNDA DEĞİLİM”
Son olarak AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay’ın STK’lara yönelik eleştirilerine sert tepki gösteren Takva, “Biz görevini yaparken veya görevini yapsın veya yapmasın eleştirme hakkına da sahibiz, kimseye teşekkür etmeme hakkına da sahibiz. Sivil Toplum Örgütü kimseye teşekkür etmek zorunda değil. Senin görevindir. Yaparsın veya yapmazsın böyle bir şey olamaz. Kimse yaptığı işler için teşekkür beklememelidir. O zaman ben her gün size diyeyim bana niye teşekkür etmiyorsunuz. Sizin hedefiniz halktır. Sandık gelir, sana teşekkür mü eder? Sever mi belli eder ama STK’ların teşekkür etme gibi bir görevi yoktur. Kimsenin de bunu deme hakkı yoktur. Bu anlamda işte biliyoruz, yazıyoruz, not alıyoruz gibi tehditkâr yaklaşımlarla bir yere varamazsınız. Hesap vermesi gereken STK’lar değil, hesap vermesi gerekenler siyasilerdir. Belki siyasiler kendilerine teşekkür edilmeyi keyif haline getirebilir ama biz kimseyi keyiflendirmek zorunda değiliz” şeklinde sözlerini bitirdi.
Van TSO Başkanı Takva, toplantının sonunda gazetecileri kapıya kadar uğurladı. (Burhan Ergin / Vansesi)