Son boğulma vakalarıyla beraber yeniden gündeme gelen Çarpanak Adası, ‘ölüm adası’ olarak anılmaya başlarken, söz konusu bölgede hakim rüzgar yönü dolayısıyla göl içinde sıkça oluşan akıntılar, yüzücüler için tehlike oluşturuyor.
Van’da boğulma vakalarının en fazla yaşandığı bölgelerden biri olarak öne çıkan Çarpanak Adası’na ilişkin WanHaber’e açıklamalarda bulunan Van Denizi Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Üyesi Muhlis Kaya, bölgede boğulma vakalarının fazla olduğuna dikkat çekti.
Kaya, “Çarpanak Adası’nda her yıl boğulma vakaları gündeme geliyor. Orada emniyet güçlerini de bekletmek olmayabiliyor, bazı şeyleri de toplumdan beklemek lazım. Çarpanak bölgesinde yer alan araziler mülk arazisi, bu durumda orada imar kanunu uygulanarak uzunca bir süre yapılacak çalışmalar ile beraber; hem bir tabiat parkı yapılabilir, hem de oranın makul ölçüde imara açılması gerekiyor ki kontrolü sağlanabilsin. Şu an mülk arazisi olarak geçen yerlerde bir tesis kurulması ya da plaj alanı oluşturulması mümkün değil. Dolayısıyla belediyeler o bölgeler için gerekli adımları atıp, doğal ortamı koruyarak imar çalışmalarını başlatmalı. Bu şekilde o bölgenin kontrol edilebilirliğini de sağlayacak bir sistem oluşturulabilir.” ifadelerini kullandı.
Boğulma vakalarının görüldüğü Çarpanak’ta akıntıların fazla olduğunu aktaran Kaya, “Adaya giderken yol şeridi çok derin görünmese de şeridin sağ ve sol tarafında yer alan bölgeler maalesef çok derin. Hakim rüzgar yönü ile beraber sürekli orada bir akıntı oluyor, bu akıntıdan dolayı orada yüzen kişiler sığ bölgelerde yüzüyor, fakat olası bir akıntı ile beraber panik yapan yüzücü kurtulmaya çalışırken tüm gayretiyle çabalayıp güç kaybediyor ve kurtulma oranı maalesef düşüyor. Bu tarz olası durumlarda yüzen kişi akıntıya kapıldığında panik yapmamalı.” diyerek olası tehlike anında yüzücülerin sakin kalması gerektiğini belirtti.
Boğulma vakalarının önüne geçmek için kurumların işbirliği içinde olması gerektiğini söyleyen Van Denizi Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Üyesi Muhlis Kaya, “Burada bizlere de düşen görevler var ama her şeyden önce kurumların işbirliği içerisinde olarak, o bölgede mutlak suretle her türlü teçhizat ile beraber hazır olması lazım. Orada cankurtaran botları ile beraber cankurtaranlarımız olsaydı herhangi bir can kaybı da meydana gelmezdi. Çarpanak Adası’na giden herkes, bölgenin güzelliğiyle büyüleniyor, haliyle yüzmek de istiyor, zaten yarımada ile ada arasındaki yol görünüyor. Dolayısıyla orası; yüzmek için güvenli bir alan gibi görünüyor ama maalesef ki ters akıntılar her şeyi mahvediyor.” ifadelerini kullandı.