Gündem yoğun ve çok kalabalık, bir konuyu yazmaya çalışsan diğer gün bayat kalıyor.
Ülkemizdeki gündem ile yerelde ilimiz Van’da yaşanan aynı konularda var, kendine ait bağımsız konuları da var ilimizin.
Ben aklıma geldikçe ilimiz üzerinde daha fazla durmaya çalışacağım.
FETÖ OPERASYONLARI TOPLUMU NEREYE GÖTÜRÜR?
Değerli okuyucular FETÖ operasyonlarının bazı noktalarda sapla samanın birbirine karıştığını gösteren gelişmeler yaşanıyor.
Benim gözlemlerime göre hatalar şu noktalarda yapılıyor.
Gözaltına alınanlar belli süre sonra bırakılıyor. Burada bir sorun yok. Sorun, gözaltına alınan insanlar hakkında kesin bilgi olmadan neden alınmalarıdır. Adamlar gözaltına alınıyor, ya da işten açığa alınıyor, bir süre sonra tekrar serbest bırakılıyor ya da işine geri iade ediliyor.
Bu durumun iki önemli ve olumsuz sonuç doğurduğunu belirtmek istiyorum.
Birincisi: Bırakılan insanın toplumdaki karşılığı artık şüpheli, güvenilmez, acabalarla dolu bir yaşam bu şahsı bekliyor.
İkincisi: Yargının güveni, istihbarat bilgilerinin yanlış işlediğine dair kaygılar.
Eğer bir bilgi, delil yok ise neden bu adamlar gözaltına alınıyor. Gözaltına alınanlar hangi suçtan dolayı alınıyor?
Bunların hepsi olmasa da bir kısmının kamuoyu ile paylaşılması kafalardaki karışıklığı giderecektir.
Çünkü kötü niyetli insanlar çok olumsuz algılar oluşturuyor.
Bazı gözaltına alınanların aileleri ve çevreleri tepki göstererek FETÖ ile bağlantılarının olmadıklarını gözyaşları ile dile getiriyorlar.
Tabi FETÖ terör örgütünü aklamaya çalışanlar, FETÖ’yü masum gösterip süreci sulandırmaya çalışan çakalların oluşturmak istedikleri algıya düşmemekte lazım, bu tuzaklara karşıda uyanık olmak gerek.
Bu bağlamda süreci AK Parti’nin aleyhine işlemesini isteyen, AK Parti’yi halkın gözünde karartmaya çalışan bazı operasyonlar yapılıyor gibi geliyor bana.
Bu konuda AK parti yetkililerinin süreci doğru kişilerle takip etmelerini öneriyorum.
Şuana kadar gözaltına alınanlar ve bırakılanlar aklıma gelince soru işaretlerini de beraberinde getirdiğini belirtmek istiyorum.
Van ili için söylüyorum.
VAN EKONOMİST’İN MOTİVASYONU
Van’ın Enleri bu yıl on altı kategoride yapıldı. 2016’nın başarılı adamlarını seçtiler.
Kara bulutların üzerinde dolaştığı ilimiz Van’da son bir yıl da başta terör olayları olmak üzere sosyal ve ekonomik olarak çok acı çeken Van’ımızın böylesi etkinliklere moral ve motivasyon açısından ihtiyacı var. Bu bakımdan Van Ekonomist dergisi koordinatörleri Zeki YİĞİT, Orhan OLGUN ve Yılmaz TEKİN beyleri tebrik ediyorum daha çok başarılı olmalarını arzuladığımı paylaşmak istiyorum.
(ABB) SORUMLULUK ALDI
Bir diğer konu ise Anadolu Basın Birliği (ABB) Van Şubesi, 81 ilde Van’ı ve 15 Temmuz’u anlatmak için yürüttüğü çalışmalarla kamuoyu oluşturmaya devam ediyor.
Bu çalışma herkes tarafından çok takdir edilmeli emeği geçenler tebrik edilmeli. Bu çalışma her şeyden önce bölgedeki herkesi terörist gözüyle görenlere bir ders ve iyi mesaj olsa gerek.
Aynı zamanda Van’ın tanıtımına inanılmaz katkı sunan bir girişimin içeriği daha çok gelişerek bütün kesimlerin katkısıyla devam ettirilmeli.
Bu çabadan dolayı Anadolu Basın Birliği Van Şube Başkanı Ayhan Yazlık ve yönetim kurulu üyelerini tebrik ediyorum kısa zamanda yönetime gelmelerine rağmen etkin rol aldıklarını belirtmek isterim.
VGC’NİN OLGUN DURUŞU
Mesleğini kötü kullananları savunmaları ve haklarında mağdur edildiklerine dair basın açıklaması yapılmasını isteyen, dolaylı yoldan psikolojik baskılarla bazı insanlar tarafından hedef haline gelen ve hedef gösterilmeye çalışılan Van Gölü Gazeteciler Cemiyeti (VGC) yönetim kurulu üyeleri ve başkanının bu oluşturulmaya çalışılan olumsuz algıya alet olmadıkları için tebrik etmek isterim.
Mesleğini her türlü olumsuz kullanmaya çalışanlar, Van Gölü Gazeteciler Cemiyeti (VGC) yönetim kurulu üyeleri ve başkanını sosyal medya üzerinden kendilerine benzetmeye çalışanlar yanlışlarını hala görememektedirler, ya da görmek istememektedirler.
Gazetecilik mesleğinin toplumu doğru bilgilendirmek olduğunu unutanlar yalan, yanlış bilgi ve karalamalar ile kendileri gibi düşünmeyenlere tahammül edemeyerek arkalarını dayadıkları güçlere hedef göstermekten vazgeçmeli artık dürüstlüğün yolunu seçmelidirler.
PRESTİJ GAZETESİNİN KAPATILMASI MESELESİ
Kurulduğu günden buyana Van başta olmak üzere Türkiye’de huzuru, kardeşliği, barışı, birliği savunan hep adaletten yana olan şiddetten uzak olan bir yayın politikası sürdüren Prestij Gazetesinin kapatılmasını duyunca kesinlikle bir yanlışlık var dedim.
Sonra hemen son bir aylık haberlerine baktım ve dolu dolu devlet kurumlarının haberlerini gördüm.
Daha önceleri de aynı şeffaf tarafsız haberler yaptığını biliyordum. Hemen aklıma gelen ilk konu şu oldu; önceleri devletçi veya AKP’li geçinen özellikle AK Parti’li demiyorum seçerek tekrar belirtiyorum AKP’li bazı çıkarcıların geçmişte yaptığı pislikleri gözler önüne koydukları için mi acaba birileri puslu havayı fırsat bilerek intikam alıyor dedim. AK Parti’li olmak ile AKP’li olmak başka şeyler bunu bir başka yazımda dile getireceğim.
Bu karar çok ciddi bir şekilde gözden geçirilmeli değerli büyüklerim kıymetli karar alıcılar.
Prestij Gazetesinin herhangi bir terör örgütüne destek verdiği yayın politikasında böyle bir durumun söz konusu olmadığını biliyorum. Van ilinde demokrat yayını ile bilinen bir gazete.
Kime sorsanız bu kararda bir yanlışlık var diyecek. Sahibi Ferit Bey HDP’de meclis üyesi ama hiçbir zaman şiddete pirim tanımayan biri. Aynı zamanda Demirtaş halkı sokağa çağırdığında Prestij Gazetesi bunun yanlış olduğunu yazmıştır.
Çukur siyasetine yani hendek kazanlara destek vermemiştir aksine karşı durmuştur.
Yani şiddetle değil her şeyin konuşarak siyaset yaparak çözülmesinden yana olmuştur zaten devletin ve AK partinin de istediği bu değil mi? Her şeyi masa da çözelim.
Prestij gazetesinin kapanması kimleri sevindirir kimleri üzer varın sizler karar verin derim.
Bu kararı alanlar böylesi bir kararla ne yapmak istemişler doğrusu ben anlamış değilim.
Yukarıda da belirttiğim gibi devleti ve özelde AK Parti’yi Van ilinde haksız duruma düşürmek isteyenlerin Van ilindeki oyunları gibi geliyor bana ya da geçmişte kişisel meselelerini intikama dönüştürenlerin işidir.
Şunu dedirtmek istiyorlar.
Bakınız demokrat kimliği olan şeffaf yayıncılık yapan gazetelere bile tahammül edemiyorlar kapatıyorlar diyerek AK Parti hakkında karalama politikasına fırsat tanınan bir durum söz konusu.
Kaldı ki gazeteciliğini çok kötü kullanan kafatasçılar dururken, kendileri gibi düşünmeyenleri hedef gösterenler dururken dolaylı yoldan her türlü ayak oyunları ile baskı uygulayanlar gazetecilik mesleğini rezil duruma düşürenler cirit atarken, prestijin kapanması yani devletin kurumlarının çalışmalarını daha çok haber yapan demokrat fikirleri ile sorunları çözelim diyenlerin gazetesinin kapanmasında bir yanlışlık var.
Demem odur ki varsa bizim bilmediğimiz teröre yataklık eden bir yayın anlayışı açıklansın bizde hangi terör suçundan kapatıldığını bilelim tavrımızı ortaya koyalım.
Yok, eyer bir yanlış varsa düzeltilmesi büyük insanlara, adalete yakışandır.
Bu kararlarda dileğim ve duam odur ki iftiracının, yalancının, intikamın algısı değil adaletin gücü hâkim olsun.
VALİNİN DURUMU
Van Valisi Sayın Taşyapan’ın, geldiği günden bu yana reklamdan gösterişten uzak, kurumlar arası diyaloğu geliştiren STK’ larla uyum içinde çalışması kurumların daha çok çalışır hale geldiğini sağladığını gözlemledim.
Bir devlet adamı duruşu ile halk ile devleti ayrıştırmadan bütünleştiren çabaları olduğunu görmek beni mutlu etti Vali Taşyapan’ın Van çalışmalarını bir yazıda dile getireceğimi hatırlatmak isterim.
