ŞEHRİVAN ÖZEL: ERDAL ERBAŞ-HAKİM İNALÖZ
Pandemi salgını sürecinde tüm sektörler olumsuz etkilenirken ekonomik olarak en çok etkilenen grupların başında ise yeme-içme sektörü geldi. Van’da korona virüs tedbirleri kapsamında kapatılan kafe, lokanta ve restoranların yeni normalleşme hazırlıkları devam ederken, işletme sahipleri ve çalışanları da uzun bir aradan sonra müşteri bekliyor.
VAN’DAKİ YEME-İÇME SEKTÖRÜNÜN KAYBI BÜYÜK OLDU
Tüm dünyada etkisini gösteren ve milyonlarca insanın ölümüne yol açan korona virüs salgını ilk olarak Türkiye’de olduğu gibi Van’da kendisini hissettirirken, kısıtlama ve tedbirler de peş peşe geldi. Daha sonra zaman zaman kısmi olarak normalleşme kararı uygulansa da ardından tekrar kapanma kararları tüm hesapları alt üst etti. Yaklaşık 15 aydır devam eden yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgınından en çok etkilenen gruplar arasında kafe, lokanta ve restoranlar geldi. Uzun süredir Kovid-19 tedbirleri nedeniyle kapalı olan mekanların açılma süreci hızlanırken, 1 Haziran tarihi birlikte yeni normalleşme sürecinin hazırlıkları başladı. Tam kapanma kararından sonra yeme-içme sektörü, eğlence yerleri ve spor salonları gibi yerler açılmazken, bugün itibariyle yeni bir sürecin başlayacak olması umutlu bir bekleyişin de startını verdi. Aylardır büyük kayıplar yaşayan esnaflar hem yaşadıkları zorlukları hem de bu süreçteki kayıplarını Şehrivan aracılığıyla paylaştı.
SALGIN EN ÇOK YEME-İÇME SEKTÖRÜNÜ ETKİLEDİ
Kafe restoranların yeniden normale dönüş süreci konuşulurken Şehrivan Gazetesi bu süreçte büyük kayıp yaşayan esnafları dinledi. Bu sürecin en büyük kaybedeni olan esnaflar sıkıntılarını dile getirerek yeni süreç öncesi fikir paylaştı. Pandemi zamanında çok zorluk çektiğini dille getiren Özgür İnan şunları söyledi: “Kafe ve restoranların kapatılmasını doğru buluyorum. Kapanma döneminde hayli zorluk çektik. Çalışanlarımızı ücretsiz izne tabi tutmak zorunda kaldık. Kafelerin büyüklüğü ve müşteri kitlesine göre gelirleri değişmektedir. Özellikle büyük kafelerde aylık 40 bin, 50 bin TL ye yakın kazanç sağlıyorlardı ve bu kazançla üç, dört eleman çalıştırıyorlardı, kira ve elektrik faturalarını rahatlıkla ödeyebiliyorlardı. Ancak kapanma olunca ne eleman çalıştırabildiler ne de kira fiyatını ödeyebildiler. Bu konuda da geleceğe dair gelir kaybettiklerini düşünüyorum.”
“MÜLK SAHİPLERİ ESNAFIN HALİNDEN ANLAMADI”
Pandemi dönemi boyunca kira elektrik ve su faturalarını önceki birikimleriyle karşıladıklarını vurgulayan Sıddık Aydın, “Herkes gibi biz de bazen çevremizden borç alarak hayata tutunabildik. Devletin yapmış olduğu esnafa yönelik yardımlar yetersiz kaldı. Devlet her ne kadar mülk sahiplerinin kira almayacaklarını duyursa da mülk sahipleri kiralarını aldılar. Yani mülk sahipleri bizim halimizden anlamadı. Kafe ve restoranların yüzde 50 doluluk oranıyla açılması bize ister istemez kötü yansıyacak. Çünkü mülk sahipleri dükkanlar yarı dolu diye kiranın yarısını almayacaklar. Öte yandan müşteriye de yansıyacak bu durum çünkü gelen müşteri bakacak yarı dolu geri dönmek zorunda kalacak. Dediğim gibi kapanma kararı doğru ancak devletin verdiği destek yetersiz.” İfadelerini kullandı.
ESNAF ZORLUK ÇEKİYOR!
Yasaklardan maddi ve manevi açıdan kötü etkilendiklerini ifade eden işletmeci Bayram Adnan, şöyle konuştu: “Pandemi her kesimi kötü etkiledi ama esnaf kesimi daha çok etkilendi. Biz çok sıkıntılar çektik ha bazı kişilere para yardımı yapıldı ancak herkese dağıtılmadı. Örneğin ben almadım, bana verilmedi. Gençlerimiz şu an işsiz vekil ve bakanlarımız var ama hiçbiri halkla ilgili değildir. Bizim gençlerimize yol vermemiz lazım. Onları yöneltecek ve doğru yolu gösterecek programlar düzenlenmeli ama maalesef biz bunu halen göremedik. Biz artık her şeyi Allaha bıraktık cidden çok zorluk çekiyoruz ve bir şey de yapamıyoruz.”
“BORÇ GIRTLAĞA DAYANDI”
Salgın sürecinde yaşadıkları zorlukları Şehrivan’a değerlendiren Yeme-içme sektörü işletmecisi Derviş Devran, “Kafe ve restoranlar çoktandır kapalı konumda ancak bu durum böyle olmamalı idi en azından kısmi açılmalıydı. Hastalık var yok demiyoruz ancak borç ve açlıktan dolayı intihara yönelenler de var. İş sahipleri de çalışanlarına destek veremiyor çünkü kendi haline çare bulamıyor. İnşallah bu olumsuz durumdan bir an önce kurtuluruz yoksa dayanacak gücümüz kalmadı. Bazı kişilerin cebinde bırakın sigarayı çay alacak parası yok. Yollar yapılıyor, köprüler yapılıyor. Ben bu yollarda gitmedikten sonra bana ne yoldan ne de köprüden bir destek gelmiyor. Biz imkan istiyoruz gençlik imkan istiyor, iş istiyor. Bunları alamadıktan sonra ben ne yapayım yeni yolu, yeni köprüyü. Şu an içinde borç gırtlağa dayandı nasıl ödeyeceğimizi de bilmiyoruz.”
PANDEMİ KAFE MÜZİSYENLERİNİ DE ETKİLEDİ
Kafe ve barlarda türkü söyleyerek geçimini sağladığını belirten İbrahim Doğanay, “Korona virüs sürecinde çoğu kişi işsiz kaldı. Maddi olarak dayanacak güçleri kalmadı. Şimdi bile kafeler yeni açılacak ancak ne şekil açılacağı halen net değil. Ya da açıldıktan sonra toparlanabilecek miyiz oda şaibeli. Bu virüs insanları perişan etti. Bazı iş sahipleri iflasın eşiğine geldi. Bazıları da anca kira fiyatlarını çıkarabildiler, kar elde edemediler. İnşallah bir an önce eski hayatımıza devam ederiz. Bu virüs insanları derin den etkiledi.”
“BİR DAHA KALDIRAMAYIZ”
“Kafe ve restoranlar kalabalık olduğu için ve virüsün kalabalık ortamlarda daha çok yayıldığı için özellikle kapalı tutuldu. Bu kararı doğru buluyorum. Keşke devletin halka çok yardım yapma imkanı olsaydı. Ama maalesef pek bir yardım göremedik. Millet olarak zor süreçlerden geçtik zorlandık ama sonunda hayata tutunmayı başardık ama önümüze gelecek zaman için ne çıkacağı beli değil bizim bu konuda da bilinçli davranmamız gerekiyor. Özellikle tedbiri elden bırakmamız gerekiyor. Bir yasak süreci daha olursa dayanabilecek miyiz bilmiyoruz.” Şeklinde konuştu.